Rusya; Azerbaycan ile Ermenistan arasında çıkacak olası bir savaşı istemiyor. Ermenistan’ın, zaman zaman “savaşacak” görüntüsüyle, provokatif beyanlarını tetiklemesine rağmen Rusya’nın komutasında Ermenistan - Azerbaycan Cumhurbaşkanlarının Saint Petersburg görüşmeleri, esasında Rusya açısından önemliydi. Azerbaycan’ın geçtiğimiz aylarda, işgaldeki topraklarının geriye alma ve halktaki savaşma azminden pek rahatsız oldu. İlginç taraf bu, “savaşma ruhu” ABD’yi de rahatsız etti. Rusya bu sorunun, başkalarının kontrolünde dizayn edilmesini istemiyor.
Bu günlerde medyada neredeyse Rusya; Azerbaycan topraklarının geri verilmesini temin edecek kahraman olarak sunuldu. Bu son anlaşma hikâyesi ise tamamen Rusya’nın, durumu kontrole alma ve meselenin hallinde “Rusya faktörünün vazgeçilmez” olduğunu gösteren tablodan başka bir şey değildir.
Azerbaycan Cumhurbaşkanlığı İdaresi Başkan Yardımcısı ve Dış İlişkiler Başdanışmanı Nevruz Mehmedov’un “liderler anlaştı, aşama aşama 5 reyon (şehir), daha sonra 2 reyon, ardından da Dağlık Karabağ’ın statüsü konusunda mutabakat oluştu” beyanına, Rus Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Mariya Zaharova’nın, adeta Mehmedov’u azarlarcasına yalanlama tarzı, anlaşma denilen durumun şaibeli içeriğini göstermektedir. Rusya, kendi kontrolünde sonuç arzulamakta. Bahsedilen 7 reyon (şehir), zaten Yukarı Karabağ bölgesi reyonları değildir. Yukarı Karabağ vilayet olarak da, Sovyetler döneminden Azerbaycan’a miras bırakılan mayınlı siyasi bölgedir. Ve görünen o ki, Yukarı Karabağ’ı; Hıristiyan kulübü, Azerbaycan’dan koparmak istemektedir. Rusya burada tek başına aktör değildir. Bu süreç içerisinde bile Karabağ üzerinde, Rusya ile ABD oynamaktadır. Rusya, Azerbaycan ve Ermenistan üzerindeki etkisini, bu sorun üzerinden zinde tutmakta. Azerbaycan’ın Batı’yla entegrasyonunu, bu koz üzerinden köşeye sıkıştırmakta. Ermenistan’ın ise kendine mahkûm durumda varlığını sürdürmesinden yana. Bu sorunun adil çözümü, Azerbaycan ve Türkiye hariç kimsenin işine yaramamakta.
Rusya bu toplantıyla, savaş ortamını yatıştırma isteğini gösterdi. Savaş çıkarsa Rusya taraf olmak durumunda. Bir şekilde taraf olmazsa, başka taraflarla süreci takip edeceği anlamına gelir. Ve fiilen Kafkasya’ya, Rusya hariç başka aktörlerin girmesine kapı açar. Rusya için bu “kabul edilebilir” değildir. Rusya, Karabağ’a ordu götürerek süreci uzun yıllar kontrol etmek istemekte. Ermenistan’ın göstermelik savaş provokasyonları da bu isteğin parçasıydı. Saint Petersburg görüşmesi de Rusya’nın taraflara bir nevi “bensiz ne savaşabilir, ne de barışabilirsiniz” mesajıydı.