Kağıt üzerinde favoriydik ama bizim için çok zor bir maçtı. Çeyrek final gören 8 takım içinde en kötü hücum performansına sahiptik maç öncesi; Sırbistan’ı yenmek için sadece savunma yetmezdi...
İyi “coaching” ve önemli hücum silahlarına karşı savunma performasımız düşmüştü. Üstelik takımını çeyrek finale taşıyan Ana Dabovic, sahada hiç yoktu ama biz hücumdaki yaratıcılığı, zekayı ve akışkanlığı yine yapamadık. Yine kötü yüzdeyle attık. Hücum setimiz yine yoktu. Boştaki oyuncuya topu vermekle hücum etmenin aynı şey olduğunu zannediyorduk yine!
İlk yarı bittiğinde yüzde 24 gibi faci saha içi isabetimiz vardı. İkinci yarının başında senaryo değişmedi. 17-6’lık seri ile fark 10’a çıkarken, kenar yönetimimiz soruna hala çare arıyordu!
Çare, savunmayla bulundu. Alan savunması, hucümda Sırpları durdurdu. 10-0’lık seri bizi maça yeniden ortak etti. Bu sırada seyirci de havaya girince takım ateşlendi ve milliler, daha iyi oynamaya başladı. Şut yüzdemiz, maç sonu yüzde 31’e çıktı ve kazandık.
Sonuçta yine kötü hücum performansına rağmen “Kaos basketbolu” bizi yarı finale taşıdı. Bu İspanya önünde bize yetmez.
Ne Işıl, ne Nevriye ne de Birsel... Bu takımın tartışmasız yıldızı (14 sayı, 19 ribaunt, 5 blok) Lara Sanders.