Dünya Sağlık Örgütü kanser türlerinin oluşumunda beslenme faktörünün en az yüzde 30 sorumlu olduğunu bildiriyor.
Kanser genetik ve farklı metabolik olaylar sonucunda birçok çeşitte yaşam kalitesini tamamen bozan ya da hayatın sonlanmasına neden olan bir hastalıktır. Kanser oluşumunda tek başına olmasa da beslenme önemli bir faktör olarak karşımıza çıkar. Dünya Sağlık Örgütü ve Amerikan Kanser Konseyi genel kanser türlerinin oluşumunda beslenmenin yüzde 30 etkisi olduğunu göstermektedir. Bugün size kansere neden olan kötü beslenme koşullarını paylaşmak istiyorum.
-Risk 1. Şeker: Saf sofra şekeri kanserin besleyici öğesidir. Saf sofra şekerini kesmek kanser hücrelerinin önemli besinini de keserek oluşumuna engel olabilirsiniz. Saf şekerden kastım beyaz şeker, esmer şeker ve tüm yapay tatlandırıcılardır. Bunun yerine tatlı ihtiyacınızı doğal şeker olan bal veya pekmezden günde 1 yemek kaşığını geçmeyecek kadar tüketmeniz gereklidir.
-Risk 2. SOFRA TUZU: Üretilirken beyazlatıcı kimyasallar ile işlem görür. Ayrıca iyot maddesi de vücutta fazla alındığında toksik ve kanserojenik etki yaratabilir. Bunun için deniz tuzu veya potasyum klorür içeren iyotsuz tuzlar kullanılabilir.
-Risk 3. ASİT: Kanser hücreleri asitli ortamda gelişirler. Kırmızı et asit üretir. Kırmızı et hatta iyi pişirilmez ise bol miktarda vücuda parazit, antibiyotik kalıntıları ve hayvana enjekte edilen büyüme hormonunu da direk almanızı ve kanser olmanızı sağlar.
-Risk 4. HAYVANSAL GIDALAR: Daha az hayvansal yiyecek yiyin. Beslenmenizde taze sebze ve meyveler, tam taneli tüm tahıllar, kuru meyveler, fındık-fıstık-ceviz-badem gibi kuru yemişler vücudun bazik ortamda kalmasını sağlarlar. Taze sebze suları içildikten sonra 15 dakika içinde hücrelere kadar dağılır ve sağlıklı hücrelerin doğru beslenmesine yardımcı olan canlı enzimleri içerirler.
-Risk 5, STRES: Öfke, stres, acı, hırs ve affetmezlik vücudun asit üretimini arttırır. Sakin ve affeden bir ruha sahip olmayı hedefleyin. Böylece kanser hücrelerinin gelişi güzel çoğalmasını da engellersiniz.