Tüm maçlarını kazan şampiyon ol”, formülü bitti Beşiktaş için. Şimdiki formül, gene “kalan maçlarını kazanmak, artı Fenerbahçe’nin puan yitirmesini beklemek”... Çünkü tüm maçlarını kazanırsa 2 puan önündeki Galatasaray’ı da yenip, geçmiş olacak. Yani Beşiktaş’ın GS’a karşı yitirdiği bir yarış sorunu yok... Ama FB’ye karşı doğdu. Tüm maçlarını kazandığında FB’nin kazançları önemli değildi... Şimdi çok mu çok değerli... Ucunda şampiyonluk var.
Şunu da unutmayalım. Beşiktaş tüm maçlarını kazanması durumunda lig ikinciliğini garantileyecek. Ön elemeli bir Şampiyonlar ligi yolu açacak kendine.
Ancaak...
Beşiktaş maçın ilk yarısında oynadığı futbolla, sık sık sergilediği o anlayışla, tüm maçlarını kazanabilir mi? İşte bu soruyu olumlu yanıtlamak zor.
Beşiktaş’ın Gaziantep karşısında gereksiz, anlamsız yere yavaşlaması akıl alır bir gerçek değildi. 7. dakikada öne geçtikten sonra birden firen yapmanın anlamı yoktu! Beraberliğe düştükten sonra gösterilen yüksek tempo bunu her zaman yapabileceğinin de delilidir... Peki, duraksamak nedendi? Durum 5-0 oldu da ondan mı?
Bir de, önemli bir adamın oyun anlayışının üzerinde durulmalı.
Gökhan ara sıra parmak ısırtıyor, ama çoğu zaman da saç baş yolduruyor! Her top basılıp bekletilir mi? Kendini kontrole sokuyor, takımı yavaşlatıyor... Demba Ba onu beklerken kontrole giriyor! Topla ne yapacağı o denli belli ki sıradan savunmacılar bile ona önlem alabiliyor... Topu bekletirken karşısında kademeli savunma oluşturuluyor ve hele kenarda ise bir de rakipleri ile çizginin arasına sıkışıyor. Sonuçta yüzde doksan topu yitiriyor. Bunu kendisine göstermek, aklına sokmak, özenli davranmasını sağlamak gerek. Öylesine top kullanma becerisi var ki bu beceri ancak çabuklukla üstün başarıyı getirir.
Onu Avrupa’nın büyük kulüplerinin beğenmeyişlerinin nedeni sanırım bu top bekletmesi... Günün futbolu toptan çok çabuk ayrılmayı gerektiriyor. Bunu unutmamalı. Bir oyuncunun yeteneklerini değiştirmek zordur yanı sıra ısrar etmek de doğru değildir. Ancak o yeteneklerini nasıl kullanacağını göstermek gereklidir. Ve başındakilere haktır, görevdir. Epey geç oldu artık, ama Biliç bunu Gökhan’dan istemeli... Bunu yaptı da başarılı olamadıysa, o başka!