Siz, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve yardımcılarının, Türkiye'nin en başarılı belediye başkanı Aziz Kocaoğlu olduğu yönündeki söylemlere bakmayın. O söylemlerin sadece vitrinlik olduğu biliniyor. Dostlar söylemde görsün misali bu söylemlere bakılırsa Aziz Kocaoğlu'nun tıpkı Aydın Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu gibi önceden aday ilan edilmesi gerekirdi. Bir yandan Türkiye'nin en başarılı belediye başkanı ilan edeceksiniz, diğer yandan aday olmaması için önüne görünmez engeller bariyerler koyacaksınız. CHP Genel merkezinin yaptığı tamda budur. Eğer Kocaoğlu aday yapılırsa bu kerhen olacaktır.
Aydın Belediye Başkanının 2 Eylül'de sona eren adaylık müracaatı genelgesi dışında tutulması ama sıra genel başkanın Türkiye'nin en başarılı belediye Başkanı diye lanse ettiği Aziz Kocaoğlu'na geldiğinde genel başkan yardımcılarının koro halinde İzmir büyükşehir belediye Başkanının ısrarla bu genelgeye tabi olduğu yönünde mesajlar verilmesi ne anlama geliyor? CHP Genel Merkezi Aziz Kocaoğlu'nun bu genelgeye uymasını da uymamasını da aleyhine kullanma eğilimindedir. Ama Kocaoğlu'nun adaylık dosyası almaması mazeret olabilecek kartlardan birisi olsa da bu genelgeye uymaması ve dosya almaması doğru bir tercihtir. Kocaoğlu kendisini ofsayta düşürmeye yönelik bu kararı tanımadığını ilan etmiştir. CHP Genel merkezi şu ana kadar Kocaoğlu'nun adaylığına ilişkin en küçük bir ışık dahi vermemektedir.
KILIÇDAROĞLU, KİME 'HAZIRLAN' DEDİ
Geçtiğimiz günlerde bir dostumla sohbet ederken Seferihisar Belediye Başkanı Tunç Soyer'le ilgili çok önemli bir kulis bilgisini paylaştı. Bilgiyi aktaran kişi ise Tunç Soyer'in en yakınında olan ve kan bağı bulunan bir isim.
Bu isim dostumuza şu bilgiyi aktarıyor: Sayın Kılıçdaroğlu, Tunç Soyer'e eğilerek ve elini omzuna atarak; "Sen çalışmalara başla. Şimdiden büyükşehir'e hazırlan. Zamanı gelince senin ismini açıklayacağız. Büyükşehirde sen olacaksın…"
Bilgileri veren kişi bu bilgiyi kesin olarak teyit ediyor. Tabi ki bu bilgilerin sağlaması adaylar açıklandığında yapılacaktır. Ben kişisel olarak bu sözün verildiğine inanmakla birlikte siyasette zaman kavramının, dengelerin ve Sayın Kılıçdaroğlu'nun daha önce başkalarına da bazı sözler verdiğini ve yerine getirmediğini ya da getiremediğini bilen birisi olarak, bilginin kesin olmasına rağmen ihtiyatla yaklaşıyorum. İhtiyatla yaklaşmamın sebebi aldığım bilgiyle ilgili değil. CHP'de birden çok değişkenlerin sürekli aktif olması ve her an her şeyin değişimiyle ilgilidir. Ama Sayın Kılıçdaroğlu'nun birkaç kez Tunç Soyer ile özel görüşmesini dikkate alırsak bu bilgi yabana atılacak türden değildir. Üstelik Tunç Soyer'de bu yönde adım adım ilerliyor. CHP içindeki gelişmeleri ve dengeleri sarsmamak için son derece dikkatli hareket eden Tunç Soyer, adaylık müracaatı yapmasa da Büyükşehir'i yönetmeye talibim mesajları vermeye devam ediyor. Ulusal basında da görünmeye başlaması bir tesadüf olamaz denile bazı işaretler veriyor.
Şu an büyükşehir aday adaylığı için dosya alan en ciddi adaylardan birisi olarak Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan görülüyor. Tartan dışında dosya alan ciddi bir aday profili görünmüyor. Çünkü aday adayı olan Birgün Ayman Güler ve Canan Arıtman'a pek şans verilmiyor. Kemal Kılıçdaroğlu'nun yakın arkadaşı Aytun Çıray ile Mehmet Ali Susam'da büyükşehir adaylığı için kulis yapan ve adaylık potasında yer alan isimler olarak dikkat çekiyor.
Diğer taraftan Kılıçdaroğlu'nun Ege Koop Başkanı Hüseyin Aslan'a da büyükşehir sözü verdiği yönünde iddialar dile getiriliyor. Kimin aday olacağı konusunda kesin ve net bilgiler olmasa da Aziz Kocaoğlu'nun giderek bir seçenek olmaktan uzaklaştığı gerçeğini de görmek gerekir. Ancak her şeye rağmen CHP Genel Merkezi Kocaoğlu'nu küstürmek istemeyecektir. Bu nedenle Kocaoğlu'nu ikna etme yolunu seçeceklerdir. Kocaoğlu ikna olmazsa aday göstermek zorunda kalabilirler. Çünkü seçim sürecinde CHP Genel Merkezi yeni bir risk almak istemeyebilir.