Türkiye artık uluslar arası dev organizasyonlara ev sahipliği yapacak güce ve özgüvene sahip. Geçmişte uluslar arası dev organizasyonları yapacak ne deneyim ne altyapı ne de yeterli tesislerimiz vardı. Türkiye kazandığı deneyim ve tecrübe ile geçmişin aksine gelişmiş ülkeleri dahi kıskandıracak organizasyonlar gerçekleştiriyor.
Türkiye son yıllarda çok sayıda uluslararası toplantı, etkinlik ve organizasyona ev sahipliği yaptı. Ayrıca fuar alanları, kongre merkezleri ve otel gibi yatırımları ile dünyada etkinliği hızla artan bir Türkiye söz konusu. Uluslar arası alanda özgüveni hızla yükselen Türkiye artık dünya ölçeğinde büyük organizasyonlarda dünyanın en büyük ülkeleri ile yarışıyor. Türkiye 2020 için iki büyük organizasyonu kazanmak için uluslar arası alanda Cumhurbaşkanıyla, Başbakanıyla, bakanlarıyla diplomatik bir taarruz başlatmış durumda. Çünkü Türkiye 2020 için dünyanın en büyük iki dev organizasyonunda son derece güçlü ülkelerle yarışıyor. Bu iki büyük organizasyondan birisi olan 2020 Olimpiyat oyunları için İstanbul resmen aday oldu. Japonya’nın başkenti Tokyo ve İspanyanın başkenti Madrid kentleri İstanbul ile yarışıyor. Aslında burada yarışan kentlerden çok ülkeler oluyor.
Türkiye için önemli bir diğer organizasyonda İzmir’in 2020 EXPO adaylığıdır. Ülkemiz bir yanda sporun olimpiyatlarına talip diğer yanda ise dünya ekonomisinin olimpiyatları diyebileceğimiz EXPO’ya aday. Birisi spor’un diğeri de ekonominin olimpiyatları diyebileceğimiz dünyanın en büyük iki dev organizasyonunu kazanmak için ülkelerle yarışıyoruz. İkisini de hangi kentlerin kazandığı 2013 yılında netleşecek.
İzmir EXPO 2020 adaylık sürecinde önemli adımlardan birini başarıyla gerçekleştirdi. EXPO 2020’ye adaylığı çerçevesinde 151. BİE Genel Kurulu’nda gerçekleşen İzmir’in sunumunu Paris’te izledim. Tabi diğer ülkelerin sunumunu ve salonu da gözleme fırsatım oldu. İzmir’in sunumu son derece başarılıydı. Kişisel düşüncem, seçim, o sunumlara göre salondaki oylamaya ile yapılsa, İzmir rahat kazanabilirdi. Dünyaca tanınan Dr. Mehmet Öz’ün EXPO yüzü seçilmesi de çok isabetli bir tercih oldu.
Sağlık Bakanı Recep Akdağ başkanlığında İzmir Valisi ve EXPO Yönlendirme Kurulu Başkanı M. Cahit Kıraç, İzmir Büyükşehir Başkanı Aziz Kocaoğlu, Yönlendirme Kurulu, Yürütme Komitesi Üyeleri, Bakanlık Temsilcileri, Basın Temsilcileri ve EXPO Genel Sekreterliği Uzmanlarının yer aldığı heyet İzmir sunumu için Paris’te hazır bulundu. Defne Samyeli’nin sunuculuğunu yaptığı sunumda, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Sağlık Bakanı Recep Akdağ, işadamı Lucien Arkas ve Dr. Mehmet Öz konuşma yaptı. İzmir ve Sağlık konulu 2 tanıtım filmi gösterildi. Tam bir takım çalışması içinde gerçekleştirilen sunumda bütün konuşmalar ve filmler büyük alkış aldı. İzmir’in sunumu diğer ülkelerinde beğenisini topladı.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, İzmir’in rüyası EXPO ile çok yakından ilgileniyor. Cumhurbaşkanı EXPO için İzmir’e özel program yaptı. Cumhurbaşkanı EXPO’nun bütün detaylarıyla ilgilendiğini gösteriyor. Bu İzmir adına önemli bir kazanım. Başbakan’da bütün ülkelerin başbakan ve heyetleriyle görüştüklerini ve EXPO için destek istediklerini açıklamıştı.
Burada üzerinde durulması gereken konu Cumhurbaşkanını ve hükümetin bütün imkanlarıyla destek verdiği EXPO projesinde İzmir’in üzerine düşün vazifeyi kusurca yerine getirmesidir. Ayrılıkları, küskünlükleri bir tarafa bırakıp bu kent için kenetlenmeyi başarmamız gerekiyor. İzmir’in bu büyük organizasyonu kazanması için en çok ihtiyaç duyduğu olay birlik ve beraberlik ruhudur.