Kameralar önünde şehidin kız kardeşine küfretmesiyle toplumda nefret uyandıran İyi Parti Milletvekili Lütfü Türkkan ile Türk Milleti adına karar veren Mahkeme Heyetine hakaret eden CHP Milletvekili Ali Mahir Başarır'ın dokunulmazlıklarının kaldırılması istemiyle TBMM'de bir süreç başladı.
Meclis Anayasa Adalet Karma Komisyonu dünkü toplantıda beklendiği üzere hazırlık komisyonun kurulmasına karar verdi ve üyeleri belirledi. Önümüzdeki günlerde bir çalışma takvimi ortaya çıkacak.
Ancak her partiden üyenin katılıyla oluşan Komisyonda görevli CHP, HDP ve İyi Partili vekiller toplantıyı protesto ettiler. Gerekçeleri farklı, tutumları aynıydı.
6'lı masa ittifakının üç büyük ortağı böylece haftalar belki aylar sonra ilk kez aynı şekilde tutum almış oldu. Lütfen. HDP masada değil demesin kimse. Görünmez muamelesi yapılsa da herkes biliyor, masa çıplak!
**
HDP'nin protesto sebebi tamamen "duygusal". PKK ile bağı nedeniyle iki yıldır yargılandığı kapatma davasında partinin hazineden gelen banka hesaplarına tedbir kararına bozulmuşlar!
CHP ve İyi Parti ise iki vekillerinin yargı karşısına çıkarılacak olmasına karşı.
"Neden fezlekeleri bekleyen diğer vekillerin dokunulmazlığı görüşülmüyor da bizimkilerin dosyaları öne alınıyor" diye itiraz ediyorlar.
İncindikleri nokta AK Parti'nin nezaketsizliği, özensizliği imiş!
Böyle ifade etti dün CHP Grup Başkanvekili Özgür Özer.
Bu yüzden reddetmişler başörtüsüne ve aileye anayasal güvence getirecek olan değişiklik teklifiyle ilgili görüşme talebini.
Sanki korumaya aldıkları vekiller nezaketten, özenden yıkılıyor!
Üstelik daha geçen haftaya kadar İyi Parti ile HDP başörtüsü düzenlemesine katkı verecekleri yönünde beyanlarda bulunuyordu.
**
Özellikle CHP'nin tutumu çok karışık. Gelgitli.
Kılıçdaroğlu'nun geçmişine bakarsan yasaktan yana. Ama ona bakarsan başörtüsüne özgürlüğü o getirdi!
Hem başörtülülerin ve özgürlükçülerin oyunu almak istiyor Bay Kemal, hem de yasakçıların desteğini kaybetmek istemiyor. O yüzden dediği yaptığına uymuyor, fırsatçılık akıyor.
Kılıçdaroğlu'nun "başörtüsüne özgürlük için yasal düzenleme" diye ortaya attığı ama pekâlâ "başörtüsü yasağına dayanak" olabilecek nitelikteki önerisi ellerinde patlayınca, CHP bir daha kendine gelemedi. Olay mahallinden kaçmaları bundan.
**
İyi Parti'nin tercihi ise kendisini "milliyetçi, muhafazakar, Anadolu partisi, merkez partisi" diye tarif ettiği için büyük bir skandal içeriyor.
Daha iki gün öncesine kadar partili yetkililerin, kulis bilgilerinin ortaklaştığı nokta İyi Parti'nin başörtüsüne ve aileye güvence getirecek olan düzenlemeyi destekleyeceği yönündeydi.
Şimdi ise şehit bacısına kameralar önünde küfreden Lütfü Türkkan'ı korumayı tercih ediyor İyi Parti!
Ne yapmıştı Türkkan, olay neydi?
Bingöl ziyaretinde kendisine "Neden HDP ile hareket ediyorsunuz" diye eleştiren İsa Gürmen adlı vatandaşın boynuna sarılıp sıkmış ve eğilip kulağına küfretmişti Lütfü Türkkan.
İsa Gürmen, PKK'nın 15 yaşındayken katlettiği çocuk çoban Tahir Gürmen'in ağabeyiydi.
Önce "bana iftira atıldı" diye olayı inkar etti İP vekili. Kamera görüntüleri ve ses kaydı ortaya çıkınca da "şehit yakınına iftira" etti.
Ama kamuoyunun öfkesi dinmedi. O da mecburen samimiyetsizliği aşikar bir videoyla Akşener'den (?!) ve herkesten (?!) özür diledi.
Lakin halen küfrettiği şehidin ağabeyinden, kız kardeşinden, bütün şehit yakınlarından ve büyük Türk Milletinden özür dilemiş değil Lütfü Türkkan!
**
Lütfü Türkkan'ın yargı karşısına çıkarılabilmesi için milletvekili dokunulmazlığının kalkması gerekiyor.
İyi Parti ise Meclis'in dokunulmazlık dosyasını görüşmesini engellemek istiyor.
Zaten Türkkan'a herhangi bir ceza vermedi İyi Parti.
Akşener hiç mahcup olmadı.
Sadece Meclis Grup Başkanvekilliği görevinden aldılar. "Ağzı da terbiyesi de bu kadar bozuk birini kürsüde tutmayalım, o kadar da değil" diye düşünmüşlerdir muhtemelen.
Peki neden yapıyor bunu "HDP PKK'dır, aynı masada oturmayız" diye mangalda kül bırakmayan Akşener?
Diyorlar ki, Lütfü Türkkan çok zengin, İyi Parti'yi finanse ediyor, haliyle Akşener ona borçlu.
Eğer gerekçe buysa bu tercih İyi Parti'yi bitirir.