İYİ Parti Genel Başkanı Sayın Akşener’in HDP’ye ilişkin tanımı bundan sonra eski ittifak düzeninin mümkün olmayacağını gösterdi.
Başka bir deyişle HDP’yi açık bir dille “Kandil’in/PKK’nın partisi!” olarak gördüğünü açıklayan İYİ Parti, resmiyette olmasa bile alenen HDP ile ittifak ilişkisi içinde olan CHP ile siyasi ilişkisini ve ittifak anlayışını gözden geçirmek zorunda kalacaktır.
Başka türlüsü inandırıcılığını ortadan kaldırır.
Siz HDP’yi açıkça “PKK’nın partisi!” olarak görüyorsanız, HDP ile aleni ittifak içinde olan CHP ile aranıza kesin ve keskin mesafe koymazsanız siyaseten sözünüzün hiçbir kıymeti harbiyesi olmaz.
Geçen gece katıldığım CNN Türk’teki programa telefonla bağlanan İYİ Parti sözcüsü Yavuz Ağıralioğlu kendisine sorduğum “Genel Başkanınızın önerdiği ‘Memleket Masası’nda HDP’nin de olması gerektiğine inanıyor musunuz?” biçimindeki soruya “Hayır, asla! O masada HDP’nin olması gerektiğine inanmıyoruz!” cevabını verdi.
Şimdi sıra CHP’de.
CHP’nin HDP’ye ilişkin tavrı, İYİ Parti ile olan bundan sonraki ilişkisinde belirleyici olacak.
CHP İYİ Parti’yi mi tercih edecek yoksa HDP’yi mi?
Yoksa hep yaptığı gibi HDP ile gayriresmî ama bir o kadar da aleni ittifakını sürdürürken İYİ Parti’yi de resmen yanında tutma siyaseti mi güdecek?
Kimse kimseyi kandırmasın.
Siyasette şeffaflık ve dürüstlük isteyenlerin kendileri şeffaf ve dürüst olmalı.
“Millet İttifakı”nın bileşenleri kimler?
Resmiyette CHP, İYİ PARTİ, SP ve DP.
Gayriresmî olarak da HDP.
Bunu Sayın Akşener bilmediğini söylüyorsa inandırıcılığı yok olur.
Dünya alemin bildiği bir gerçeği şayet Akşener bilmiyorsa siyaset yapmasın.
Bildiği halde bilmezlikten geliyorsa siyaseten bu davranışın adına şeffaflık ve dürüstlük denmez.
HDP’nin PKK’nın partisi olduğu ne kadar aleni bir sır ise HDP’nin “Millet İttifakı”nın bir aleni parçası olduğu da o kadar açık bir sırdır.
CHP İçindeki HDP gerçekliği de bahsi diğerdir.
Şimdi siyaseten en anlamlı ve can alıcı soru şudur:
İYİ Parti “Kandil’in Partisi” olarak tanımladığı HDP ile ittifak ilişkisini sürdüren/sürdürecek olan CHP’ye karşı nasıl bir siyaset izleyecektir?
Şayet CHP-HDP ittifakının kendilerinin CHP ile olan işbirliğine halel getirmeyeceğini söylerlerse o zaman sormazlar mı:
PKK terör örgütünün partisi ile ittifak halinde olan CHP ile aynı ittifak çizgisinde buluşmanız gerçekte HDP ile de zımnen buluştuğunuz anlamına gelmez mi?
Bal gibi gelir.
İYİ Parti’nin samimiyet testi bundan sonra başlayacaktır.
HDP’nin gerçekte İYİ Parti’nin neyi olup olmadığını bundan sonra alacağı yeni ittifak pozisyonlarında görebileceğiz ancak.
Fikren ve ideolojik olarak HDP’nin İYİ Parti’nin hasmı olduğunu söylemek bir hakkın teslimidir.
Lakin İYİ Parti Erdoğan liderliğini alaşağı etmek için CHP’nin başını çektiği o eski ittifak cephesinin içinde yer almaya devam edecekse bu da zımnen HDP’nin içinde olduğu bir cephenin tarafı olmak anlamına gelir ki işte orada samimiyet ortadan kalkar.
Söylemi ile eylemi bir olmayan İYİ Parti seçmen nezdindeki tüm itibarını yitirir.
SİYASETİN RAHMİ TURAN’I
Sayın Akşener’in HDP’ye yönelik haklı eleştirilerini önemsizleştirmek için İYİ Parti adına birilerinin seçim sürecinde HDP ile sahada işbirliği için ilişkilendiğini iddia eden HDP canibindeki o zat iddiasını ispat etmekle yükümlüdür.
Siyaseti yalan üzerinden sürdürenler siyaseti itibarsızlaştırmış olurlar.
HDP’nin “Millet İttifakı”nın gayriresmî bileşeni olarak İYİ Parti’ye sağladığı katkıya vurgu yapmak siyasi bir bakış açısıdır. HDP’nin İYİ Parti ile Meclis’te yaptığı polemikte “Bizim sayemizde o koltuklarda oturuyorsunuz!” demesi bu siyasi bakış açısının eseridir. Bu çok dolaylı ve zımni bir ittifak üzerinden yapılan gücenik bir siyasi tavır alıştır.
Lakin İYİ Parti’nin HDP’ye siyasi işbirliği için adam gönderip nasıl yapabiliriz yollu müzakereler yaptığı iddiası İYİ Parti adına yenilir yutulur değildir.
İYİ Parti bunun yalan olduğunu söylediğine göre bu iddiayı ortaya atan zata düşen iddiasını isim, yer ve tarih belirterek ispatlamasıdır.
Gayrısı siyasetin Rahmi Turan’ı olmak demektir.