Siyaset dilindeki seviye İP'li LT'nin bir şehit yakınına sarf ettiği iğrenç küfründen sonra çukurlaştı.
Sahibini insan içine çıkamaz hale getirecek bir küfürdü.
Daha önce bu kadar ağır olmayan ifade kullandıkları için sunucu Güner Ümit ve gazeteci Oktay Ekşi mesleklerini bıraktılar!
İP'li LT ise önce inkâr etti, baktı ki kaçış yok sonra kerhen itiraf etti.
Küfrettiği şahıstan başka herkesten de özür diledi! O kadar.
Ama öyle iğrenç bir küfürdü ki İP için bir krizin patlamasına sebep oldu.
LT yarım ağız dilediği özür dışında geri adım atmayınca krizin büyümemesi için genel başkan grup başkanvekilliğinden istifasını istedi. LT de istifa mektubuna genel başkanın isteği üzerine istifa ettiğini yazdı.
Yani kendisi isteyerek değil genel başkan istediği için!
Sonra kalktı partinin sözcüleri ve grup toplantısında genel başkan başka partilerdeki kötü örnekleri göstererek, sûi misâlin emsâl olmayacağı gerçeğini bile bile LT'yi aklarcasına ifadeler kullanmaya başladılar.
LT o kadar önemliymiş ki onu bünyelerinde tutarak başka olaylar üzerinden LT'nin iğrenç küfrünün üstünü örtmeye çalıştılar!
İşte İP'i kurumsal olarak yaralayan ve olmuşuz etkileyen de bu sahipleniş oldu.
LT'nin iğrenç küfrünü İP'in kurumsal yapısına eklemiş oldular.
Krizi yönetemediler. Hem iğrençliği savunamadılar hem de iğrençliği yapanı korumayı yeğlediler!
Önce 'hatanın bedelini ödedi' dediler, hepi topu grup başkanvekilliğinden istifa ettirildi. Peki ya sadece milletvekili olsaydı ne olacaktı?
Sonra kalktılar 'bir hata yaptı' diyerek iğrençliğe hata kılıfı giydirmeye çalıştılar.
Oysa zaten polislerin uzaklaştırmaya çalıştığı birinin arkasından koşup boynuna sarılarak/sıkarak küfür etmenin neresi hatadır?
Taammüden yapılmış bir hareket ve kasten sarf edilmiş bir iğrençlik söz konusudur!
Hata değildir. Hata İP Genel başkanının geçen hafta Öcalan'dan bahsederken 'sayın Öcalan' demesidir. Evet oradaki sayın ifadesi sürçü lisandır hatadır. Hata olarak kabul edildiği için de kimse İP Genel başkanın kınamamıştır.
Ama LT'nin yaptığına hata demek LT'nin iğrençliğini savunmaktır.
Hem provokasyondan bahsedip 'yavşak' diyerek bir başka seviyesizliğe imza atacaksın hem de sadece grup başkan vekilliği görevinden istifa ettirmekle yetinip şahsın 'olgun'davrandığını söyleyeceksin sonra da toplum seni mazur görecek öyle mi?
Hem bu ahlaksızlığı böyle geçiştireceksin hem de "Siyasette erdemi de ahlakı da bizden öğreneceksiniz." diyeceksin, toplum da bunu sineye çekecek öyle mi?
İğrenç fiilin sahibini bünyelerinde tutarak korudukları için en büyük kötülüğü kendilerine yaptılar ve İP'in ipini kendi elleriyle çekmiş oldular!
Oysa olayın hemen akabinde ihraç talebiyle disipline sevk etselerdi ihraç etmeseler bile İP siyaseten kazançlı çıkacaktı.
Evet krizi yönetemediler ve kaybettiler!
Kabul etmek gerekir ki MHP'den kopmuş bir ekibin bugün yüzde onların üzerinde bir tabana sahip olmaları siyasi başarıdır!
Hem seçmen ziyaretleriyle siyasetin gereğini yaptıkları için hem de vitrinde görünen İsmail Tatlıoğlu, Yavuz Ağıralioğlu, Ümit Dikbayır ve Bahadır Erdem gibi siyasi sabıkası bulunmayan toplumun yeni tanıdığı yüzler sayesinde İP'in az da olsa oyunu artırdığı bir gerçektir!
Ancak buraya kadarmış. İğrenç küfürden sonra yönetiminin takındığı tavır İP'in yokuş aşağı yuvarlanmasına yol açmıştır.