Mustafa Ercüment…
Hayali doktor olmaktı.
18 yaşında üniversite sınavına girdi.
Çok hazırlanmıştı.
Hayalindeki bölümü kazandı.
Pırıl pırıl bir tıp fakültesi öğrencisi oldu.
Ancak şartlar zordu.
AŞTİ’de (Ankara Otogarı) bir otobüs firmasında işe başladı.
4 yıl boyunca her gün hem okula hem işe gitti.
Sabahtan akşama dersler, akşamdan sabaha otogardaki mesai, sonra hiç uyumadan tekrar okula gitmek zorundaydı.
3. Sınıfa kadar geldi. Ama artık devam edilecek gibi değildi.
Ailenin beli büküldü...
Mustafa Ercüment pes edecekti.
Okulu bıraktı.
Boynu bükük kaldı, günlerce kimseyle konuşmadı.
Ama sofraya ekmek, sobaya odun gerekti.
Yas tutmak bile lükstü bu hayatta ve onun bu lüksü bile yoktu.
Tam zamanlı çalışmaya başladı.
Sofraya ekmek dedik ya, oradan başladı hayata.
Fırında çalıştı.
Dönem dönem farklı işler de yaptı.
Ekmeğini taştan çıkardı.
O dönemlerde yuvasını kurdu. Artık sorumluluklar daha da fazlaydı.
Tam işleri yoluna koydum derken yeniden tepetaklak olacak, batacaktı.
Tekrar başa dönüp yeniden mücadeleye başladı.
Yıllar yılları kovaladı.
Onun tıp fakültesine başlayıp bıraktığını ilk zamanlar birbirine anlatanlar bile unutmuştu.
O artık fırıncıydı. Hayallerini ekmeği pişirdiği fırına atmıştı.
Yaş artık kemale ermişti.
Saçlara ak düşmüş, orta yaşı çoktan geçmişti.
Dedik ya, herkes unutmuştu onun doktorluk hayalini.
Ama kendisi unutmamıştı.
2012’de rüyasında bile göremeyeceği bir haber geldi.
Öğrenci affı çıkmıştı.
46 yaşında yeniden üniversiteye başladı.
Başa dönmüştü.
Tıp Fakültesi birinci sınıftaydı..
Artık çakı gibi bir genç değildiyse bile, sınıf arkadaşlarının yaşından daha çok yıllık özlemi vardı beyaz önlüğe…
53’ünde Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldu.
O artık “Doktor Bey” diye çağırılacaktı.
Ve ekmek almak için bir fırına her girdiğinde…
Hayata attığı golü hatırlayacak, bıyık altından gülecekti.
Doktor Mustafa Ercüment Alat.
Gönlüne, kalbine sağlık.
Pes etmeyişin, vazgeçmeyişin örnek olsun hepimize..
* * *
Sevgili okuyucu. Pes etmekten, vazgeçmekten, irade gösterememekten şikayetçiysen bu yazıyı çıkart yazıcıdan, baş ucuna as.
Ve bir de iyilik yap, bu yazının linkini çarçabuk pes eden, vazgeçen arkadaşlarına gönder.