Fenerbahçe oyuna çok iyi başladı. Önde baskı kurdu. Olağanüstü de pozisyonlara girdi. Daha maçın başında, Ozan ile kale dibinden kaçırılan bir pozisyonumuz vardı. Ardından Souza’nın kafa vuruşu kalecinin kucağında kaldı. Sonra Diego topa o kadar kötü vurdu ki, bizi olası bir Fener golünden mahrum bıraktı. Molde’nin kayda değer bir şutu vardı. O da direkten dışarı çıktı.
2. yarıda Alper Potuk’un ortasında Fernandao’nun çok güzel kafa golüyle Fenerbahçe öne geçti. Fernandao’nun geliştirmiş olduğu bir akında oyunu iyi takip eden Ozan ile ikinci gol geldi.
Fenerbahçe maçı kazanma adına sahaya çıktığı zaman, sergilediği futbolun karşılığını da attığı gollerle alıyor ve 3 puanı kazanan oluyor.
Oyun disiplininden asla kopmayan, sağlıklı bir savunma anlayışı içinde olan Alves ve Kjaer’i de kutlamak isterim.
Ozan ilk defa onbirde oyuna başladı; onun da hücum ağırlıklı futbol anlayışı Mehmet Topal’ı kesinlikle bu maçta aratmadı.
Fenerbahçe’de görevini yapmayan hiçbir futbolcu yoktu.
Biz daha önce Pereira ve takımını ne kadar eleştirdiysek; Mersin maçından sonraki Molde maçı ile birlikte ortaya konan futbol, galibiyetlerle beraber takdirlerimizi hak ediyor. Hem Pereira hem de futbolcuları alkışlıyorum.
Molde’deki hava şartları ve sahanın ağır olmasından kaynaklanan durum nedeniyle; Pereira’nın Fernandao’yu Van Persie’nin yerine tercih etmesi de akılcı bir uygulamaydı.
Fenerbahçe böyle oynarsa hem kazanır, hem de futbolcular oynadıkları futboldan zevk alırlar.
Kısacası, Molde; grubun lideri olarak başlamış olduğu bu maçta, Fenerbahçe’ye karşı mahkum oynadı.
Fenerbahçeli futbolcular Molde karşısında tüm yetenekleri ile birlikte kazanma azimlerini de ortaya koydular.