Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın KADEM Vakfına verdiği iftarda ekip olarak servis ve hizmet veren Titanic Hotels Cluster Genel Müdürü Erol Danacı’ya özellikle yaz aylarında iş yoğunluğu dolayasıyla güneye tatile gidemeyen ve aynı zamanda İstanbul’da tatilini geçirmek isteyenlerin şehir otellerine olan ilgisini ve şehir otellerinin tatil konseptini sordum. Erol Danacı, konuyla ilgili şunları söyledi: “İstanbul’da son zamanlardaki trend şehir otellerinde konaklama yapmak ve güzel vakit geçirmek oldu. Özellikle çok şık seyahat eden kitleler ne kara yolu ne de havayolu trafiği çekmeden şehir içerisinde resort havası veren otellerde aileleri ile konaklamayı tercih ediyorlar. Bu yeni trendi yakından takip eden profesyonel otel yönetimleri ise otellerin havuzlarındaki menüleri zenginleştirip servis kalitesinde ciddi artışlar sağlayarak, otel içi aktiviteleri arttırdı, yeni bir misafir kitlesine hizmet veren Şehir içerisinde resort tipi ürünler ortaya çıkardı. Hatta bayramda İstanbul dışından İstanbul’a aile büyüklerinin bayramını kutlamaya gelen aileler de büyüklerin yanında kalmak yerine çocukları ile bu otelleri tercih etmeye başladı. Bu tip oteller, açık hava sinemasından tutun da havuz başı eğlence aktiviteleri, çocuk bakim servisleri, full board konaklama seçenekleri ile otelin hem roof’unu kullanıp hem de bahçe peyzaj güzelleştirmeleri ile daha ferah yasam alanları oluşturdular. Günün sonunda insana dayalı bir iş yaptıklarından ekiplerine yüzde 100 misafir memnuniyeti nasıl sağlanır, problem ortaya çıkmadan nasıl hissedilir ve çözülür, çözüm odaklı servis yaklaşımı ve butler hizmetleri gibi üst düzey misafirlere sunulmuş hizmetleri otel misafirlerine standart hale getirdiler. Bu tip oteller misafir memnuniyet odaklı çalıştıklarından, uluslararası seyahat yorum sitelerinde yüksek değerlendirme alarak yurtdışından Türkiye’ye gelen yabancı misafirlerin de dikkatini çekerek rezervasyon akışlarını üzerine çekmeyi başardı. Günün sonunda baktığımızda gezgin bir otelden ne bekler sorusuna cevap verebilen ve uygulayan oteller günümüzde basarıyı yakalıyor ve zirvede tutunmayı başarıyor. Misafirler gittiği otellerde evindeki gibi huzurlu, güler yüzlü atmosfer beklediği gibi ekipten de seviyeli ve kurumsal bir servis beklemekte. Hangi lokasyona giderse gitsin otelin kendine özgü yiyecek ve içecek çeşidini tatmayı arzu etmektedir. Misafirin otelden beklentisi en fazla 3-4 çeşit yiyecek içecek olsun ama o yiyecek içeceği o lezzette başka yerde yiyemiyor olmalıdır. Konakladığı süre boyunca içtiği çilekli limonatanın tadını unutamayan misafir ne yapıp edip bir sonraki seyahatini yine o otele organize edecektir. Eğer bir 5 yıldızlı otel menüsünde İskender kebabını misafire sunuyorsa o İskender kebabını Bursa’daki en iyi restaurantta yiyemiyor olmalıdır. Aksi halde başka alanlarda sağladığı misafir memnuniyeti bu gibi basit bir hata ile memnuniyetsizliğe dönüşebilir. Kıssadan hisse oteller yapabildiği en iyi yiyecek içeceği menüsüne koymalı, yeni trendleri yakından takip etmeli ve istisnası yüzde 100 misafir memnuniyetini kendisine hedef koymalıdır. Bunu takip eden otel ve otelciler geleceğin başarılı kurum ve kişileri arasında yer alacaktır.”
Şehir otellerinin havuzundan cafe, bar, restoran şeklinde günü birlik kullanımda da otelin bulunduğu lokasyondan manzaraya sunduğu servis ve hizmet ayrıcalıklarına göre ciddi bir talep görmekte olması otel ve turizm işletmelerinin yüzünü güldürüyor.
TÜRKİYE İSLAM COĞRAFYASININ MİHMANDARIDIR
‘Büyüdüm çocuk oldum’ platformu ve beraberinde ki 10 kişilik Türk gönül elçisi seyahatlerine sosyal yardım ve buluşmalarla anlam kazandırmak amacıyla 12 saat süren uçuş sonrası Küba’ya ulaşıp bine yakın Müslüman Kübalı ile buluştu. Berberinde götürdükleri Türk bayrakları, Türk lokumu, kıyafet, tespih, Diyanet İşleri Başkanlığı’ndan temin edilen bin adet Kuran-ı Kerim ve seccadeyi, Kübalı kardeşlerimize ulaştırdılar ve 3 gece birlikte iftar yaptılar.
Yokluk, mazot kokusu, tütün, tropik meyveler, yemyeşil doğa, Atlas Okyanusu’nun keşfedilmemiş koyları, sokaklarında “Senior Turko. Selamun Aleyküm, İstanbul , Ankara” diyerek Türkiye’ye büyük ilgi gösteren insanları…
Google translate’den Türkçeyi öğrenerek adını Osman olarak koyan Müslüman bir genç Kübalı, kafileye eşlik etti. Küba’daki Müslüman tek cami Suud Camii. Türk Camii için de girişimler başlatılmış. Lokum ile ilk tanışan Müslüman Kübalı kardeşlerimiz lokumu çok sevmişler.Kafilede gezinin genel kanaati; “ Bir keşif oldu bizler için. En çok kıyafete ihtiyaç olduğunu gözlemledik” diyerek Türkiye’ye döndü.
Dünyanın diğer ucundaki Müslüman kardeşlerimize selamlarımızı götüren, onlarla gönül sofrasında sıcak bir bağ kuran bu duyarlı kafilenin izlenimleri sizlerle paylaşmak istedim.