Batı medyasında giderek dozu artan Erdoğan ve Türkiye karşıtlığının hem aktüel hem de tarihsel sebepleri var.
Avrupa merkezli tarih anlatısı Türkler hakkında nefret içeren metinlere sahip.
Haçlı Seferlerine karşı set çeken ve Müslüman dünyayı koruyan Türkler, şimdi Batı'ya doğru akan bir nehir gibiydiler.
Osmanlı döneminde Balkanlarda ilerleyen Türkler İstanbul'u fethettikten sonra Viyana kapılarına kadar dayanmıştı. Avrupa kimliğinin oluşmasında bu dönem çok belirleyici oldu. Avrupa'da kaynaşmalara, ayrışmalara, kargaşaya neden olan Türk akınları bugünkü Avrupalının belleğini inşa etti.
Katolik Kilisesi'ne başkaldıran Martin Luther Protestanlık mezhebinin kurucusudur. Luther'e göre Türklerin başarısının nedeni Tanrı'nın gazabıdır. Tanrı'nın -Şeytan'ın tarafında olan- Türkleri, Hıristiyanları cezalandırmak için yolladığına inanmıştır. "Türkler, Tanrı'nın falakası ve Şeytanın hizmetçisi, bunda hiç şüphe yok." (Luther, 1529)
Başka bir içtihadında "Tanrı Türkleri, Hıristiyanlara ceza versin, onları yola getirsin diye gönderdi. Bu nedenle onlara karşı savaşmak mümkün değildir, buna boyun eğip, sabretmek gerek. Fakat Tanrı ileride, onların (Hıristiyanların) çektikleri cezayı kâfi görecek ve Türkleri geri çekecektir." diyen Luther, Tanrı'nın eğitici Türk sopasıyla Avrupa'yı cezalandırmasının nedenini Hıristiyanların günahları olarak görmüştür. (bkz. Ö.Canveren, M.Luther'in İslam ve Türkler Hakkındaki Değerlendirmeleri)
Avrupa Orta Çağ'ın karanlığında sıkışmışken Türkler adaletle hükmediyorlar ve fethettikleri topraklarda inançlara saygı gösteriyorlardı. Orta Çağ Avrupasında Türklerin bıraktığı adalet izi oryantalist metinlere hakkıyla yansımamıştır.
Özellikle modern dönemde Balkan tarihi çalışan birçok araştırmacı Türklerin fethettikleri coğrafyalarda adaletli uygulamalarını arşivlerde görmüşler ve hakkı teslim etmişlerdir.
1649'da Londra'da basılan bir Kur'an-ı Kerim tercümesinin kapağı enteresandır. "Muhammed'in Kuran'ı
Arapça'dan Fransızca'ya Malezair Lordu ve Fransız Kralının tebaası Sieur du Ryer tarafından İskenderiye'de çevrilmiştir; Türk gururunu anlamayı arzu edenleri tatmin etmek için İngilizceleştirilmiştir" ifadesi yer alır.
Avrupalıların bilinçaltında Türkler ve İslam aynıdır. Balkanlarda İslam dinine geçenlere "Türk oldu" denmiştir.
İsveç'te Kuran'ı Kerim'e Saldırı
İsveç'te yaşanan çirkin saldırının aktüel gerekçeleri var elbette. İsveç hükümetinin bu eyleme izin vermesi ve eylemciye yüksek koruma sağlaması meseleyi farklı boyutlara taşıyor.
İsveç'le Türkiye'nin arasını iyice açmak isteyen bir el devreye girmiş görünüyor. İsveç hükümetinin NATO'ya girme sürecini etkileyecek bu olay Anakara-Stokholm arasında sert rüzgarlar estirecek. Turkofobi ve İslamofobi'nin aslında aynı olduğunu bize hatırlatan bu çirkin hadisenin arkasından neler gelecek merak ediyoruz.
Özellikle son yıllarda Avrupalıların pek övündükleri Avrupa değerlerinin sarsıldığı günlere tanık oluyoruz. Irkçılık ve İslam karşıtlığı Avrupa uygarlığının bilinçaltını ortaya çıkarıyor.