Daha açık yazayım; isim değiştirmekle, büyük paralar harcayarak tanıtım filmi çekmekle DÜNYA BORSASI olunsa, bazılarının yüzyıllardır verdikleri mücadeleyi yapmalarına hiç herek yoktu! Bizden daha iyi film çekerler daha da güzel küresel isimler bulurlardı! Ama onlar öyle yapmadılar, gereken adımları attılar ve bugün gördüğümüz DÜNYA PİYASALARININ merkezleri ortaya çıktı...
Türkiye’nin “yapması gereken” kadrolarının, “finansal-entelektüel” kapasitelerinin yetersiz olması sonucu son 10 yılda makro ekonomide gösterdiğimiz başarıyı Sermaye ve Para piyasalarında hayata geçiremediğimizi defalarca yazdım. Bu kafa ve kadrolar böyle kaldığı sürece yazmaya hatta gün geçtikçe dozunu artırarak söylemeye devam edeceğim... Söylemezsem vicdan azabı çekeri; OLMUYOR! Gerekeni yapıp KATMA DEĞERİ sağlayamıyorlar...
Sevgili dostlar, İMKB’nin adı değişti ve “Borsa İstanbul” oldu... Hayırlı olsun, daha kolay, küresel anlamda her dilde daha akılda kalır bir isim... Artık tanıtım filmi de var! Satacak son 10 yılda planlanmış TEK BİR ENSTRÜMANI yok ama aşırı masrafla çekilmiş çok güzel bir filmi var! Bütün bunlara rağmen ana soru ortadan kalkmıyor; Orta Asya-Orta Doğu ve diğer birçok bölgede Türkiye’ye akmaya hazır SERMAYE için ne yaptınız? Cevap açık; son 10 yılda neredeyse hiçbir şey...
Bu noktada iyi niyetimizi koruyarak bir kez daha şu soruyu soralım; atılan adımlar “ortaya çıkan ihtiyaca” göre yeterli mi?
Maalesef değil, atılan ciddi bir adım da yok... Tarihin sarkacı Türkiye’ye “borsasının ismini değiştirip yola devam etmekten” çok daha fazlasını yüklüyor ve bu yüke uygun herhangi bir ÜRÜN henüz ortaya konmadığı gibi gelen bilgi KONAMAYACAĞINI da gösteriyor...
Sevgili dostlar, Türkiye’nin 100 milyar doların üstünde bir sermaye akımını içeriden ve dışarıdan “bilek hareketleri” ile hayata geçirebileceğini gören biri olarak bu yazıyı yazdım... Yazmaya da devam edeceğim; DOST ACI SÖYLER!
Sonuç: Türkiye makro ekonomide MUCİZE ortaya koyarken para ve sermaye piyasalarında yerinde saymaya devam ediyor... Bizler gazeteci olarak sadece yazıp söyleyebiliriz... Umarım gereken adımlar acilen atılır ve Türkiye’nin 100-150 yılda bir ortaya çıkabilecek potansiyeline yazık olmaz... UYAN TÜRKİYE!
Son söz: Küçük bir örnek ile bitirelim; katılım bankalarının emeklilik şirketleri var? Para ve Sermaye piyasalarımızı yönetenlere ve şekil verenlere soruyorum; acaba bu şirketlerin alabileceği bir enstrüman tasarlamayı hiç düşündünüz mü? Bu sadece Türkiye ile sınırlı bir soru ya Orta Doğu? AMAN KIPIRDAMAYIN, İNCİLERİNİZ DÖKÜLÜR!
Not: Cuma, Cumartesi günleri Çerkezköy, Silivri ve Tekirdağ’da konferans ve sohbet toplantılarına devam ettik. Çok yoğun bir ilgi ve destek vardı, bu organizasyonları yapan herkese sonsuz teşekkürler...