Türkiye 3 gün önce sosyal medya üzerinden yapılan intihar notuyla sarsıldı. Mehmet Pişkin’in geride dostlarına bir video görüntüsü bırakarak hayatına son vermesinin ardından bakın ne gibi gerçekler var.
Geçenlerde sosyal medyaya insanın kanını donduran bir video kaydı düştü. Mehmet Pişkin isimli bir genç “Merhabalar, Mehmet Pişkin ben. 16 Ekim 2014 sabah saatlerindeyiz. Bu bir intihar mektubu. Bu sabah yaşam defterimi kapatıyorum. Birçok arkadaşımla konuştum bu süreçte, dolaylı ya da doğrudan, okudum, araştırdım ve hatta doktora gittim ama sonunda bu kararı aldım” sözleriyle başlayan bir videoyu paylaştı ve sonrasında intihar etti. Sorunlarına çözüm bulamadığını, yaşamaya dair motivasyonunu kaybettiğini, bir süredir intihar üzerinde düşündüğünü de dile getiren Pişkin, Ella Fitzgerald’ın ‘Every time we say goodbye’ şarkısı eşliğinde “Hoşçakalın. Aşkla yaşayın. Çok güzel olsun hayatınız, bye” diyerek kaydı bitirdi.
Çaresizliğin yansıması
İntihar hayattan kopmak amacıyla girişilen bir eylemdir. Bir çaresizliğin yansımasıdır. Çoğu zaman planlanır, üzerinde uzun süre düşünülür ve ölmekten başka çarenin kalmadığına inanıldığında gerçekleştirilir. İntihar eden kişi acı veren gerçeklikten kurtulmak için bunu yapar. Nitekim Mehmet Pişkin bıraktığı video kaydında böyle bir süreci yaşadığını net bir şekilde ortaya koyuyor.
Erkeklerde oran yüksek
İntiharların yüzde 69’u kadınlarda, yüzde 31’i erkeklerde görülüyor. Ölümle sonuçlanan intiharların yüzde 70’i erkekler, yüzde 30’u kadınlar tarafından gerçekleştiriliyor. Mutsuz, umutsuz ve yalnız bireylerin gitgide arttığı 21. yüzyılda intihar riskinin de arttığını gözden kaçırmamalıyız. Mehmet Pişkin’in intiharı maalesef bunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Tedavi edilmeyen depresyon
Geçmişinde silip atamadığı travmalarının ve çözemediği sorunlarının olma ihtimali yüksek. Ancak çok daha önemlisi kendisinin de işaret ettiği gibi tedavi edilemeyen ve çare bulamadığı bir depresyonunun varlığıdır. Biz ruh sağlığı uzmanlarını en çok tedirgin eden olaydır intihar. O yüzden üzerinde çok titizlenir ve özellikle bunalımlı tablolarda intiharı mutlaka sorgularız. Bize ve toplumun bütün fertlerine düşen bunalımları hafife almamak ve bu ruh halini yaşayan yakınlarımıza olabildiğince destek olmaktır.
KİMLER RİSK ALTINDA
-Erkekler
-İleri yaşlılar
-Sağlığı giderek bozulanlar
-İş kaybı yaşayanlar
-Depresyon, şizofreni ve organik beyin hastalığı olanlar
-Önceden intihar girişimi olanlar