Gazze sınırında oturup da insanların ölümüne yol açan bombardımanı seyreden, alkışlayan Cnn-International muhabirinin yayında değilse bile sosyal medyada gösterdiği tepki umutlandırıyor insanı.
Ya da Russia Today yayınında bu katliama sessiz kalanlar için son derece ağır cümleler kuran spiker kadına bakıp dünya farkına varıyor diye düşünüyor insan.
Ama sonra Arap kanallarındaki sessizliğe bakıp, şüpheye düştüğü de oluyor insanın, garip bir durum.
***
Gazze’den televizyon yayını yapmak zordur.
Elektrik yok bir kere, sonra uyduya çıkmak sonra yayın yapacak yer bulmak kolay değil, oraya giden meslektaşların anlattıklarından biliyorum bunu.
Sonra yayın yapacak yer, eskiden televizyon kulesi vardı 2009’dan beri o da yok.
Girmenin çok zor olduğu bir yer Gazze.
Uluslararası medya İsrail’den geçmeden önce “Hamas sizi kaçırır, öldürür” diye her zaman tehdit edilir.
Cesaret edenler olur ama girmesi dert çıkması bir dert yerdir Gazze.
Bir kere harekat sırasında ya da hava karardıktan sonra yasaktır çıkmak.
Tüm medya mensupları sahilde adı belli bir otelde kalıyor çünkü İsrail Deniz Kuvvetleri’nin vurmayacağı bilinen tek yer orası.
***
Gazze’de muhabirlik yapmak zor ama o yayını ekrana taşımak daha da zor.
Başta Amerika bir sürü ülkede vahşeti anlatan haberler birilerinin sansürüne uğrar.
Türkiye’de haber kanalları bu vahşete sessiz kalmayan yayınlar yapıyorlar.
Bu açıdan baktığımızda en vicdanlı, en gerçekçi yayınların bizim ülkemizde olduğunu söylebiliriz.
Dikkat edilmesi gereken tek konu, protestonun şiddete yönelmesini engelleyecek özeni göstermek.
Küçük örnekler dışında o konuda da dikkatli davranılıyor.
Başlığa dönecek olursak insanlık ölmedi ama global yayınlara bakacak olursak can çekişiyor...