Dünyadaki yaradılış sırası şöyledir: Madenler, bitkiler, hayvanlar ve insanlar. Madende olan bitkide var ama bitkide olan madende yoktur. Bitkide olan hayvanda var ama hayvanda olan bitkide yoktur. Hayvanda olan insanda var ama insanda olan hayvanda yoktur. Dolayısıyla, hayvanda olan yeme, içme, üreme güdüleri insanda var ama insana mahsus duygular hayvanda yoktur. Psikolojide hayvanda da bulunan bu güdüler alt benle açıklanmaktadır. İnsanı diğer canlılardan ayıran en önemli özellik ise ahlak ve fazilettir ve bu duygularımız da üst bende yer almaktadır.
Orhan MİROĞLU, PKK’nın Kürtleri katletmesine karşı çıkan, toplum ve ülke barışını savunan, fikirlerini objektif bir gözle ortaya koyan, çağdaş bir Kürt aydınıdır. Kürdistani Şerafettin başlıklı, 9 Şubat 2012 tarihindeki yazısında, Şerafettin Elçi’nin PKK’nın yaptığı katliamları savunmasına karşı, “Bu sözleri söylerken vicdanın sızlamıyor mu” diye sordu. PKK hainleri öldürüyor “demesiyle PKK içinde ve dışında binlerce sivilin, aydının, siyasetçinin öldürülmesinin sebebini ihanet olarak kabul eden, PKK’nın yaptığı katliamları meşru gören ve öldürülenleri “hain” olarak niteleyen Şerafettin Elçi’ye Miroğlu’ndan gelen tepki takdire şayan örnek bir davranış olduğu kadar, Atatürk’ün adını dillerine pelesenk edenlerin susmasıysa bir o kadar üzücü ve ibretlik bir durumdur.
Toprağının her zerresi şehit kanıyla sulanmış ve hala şehit kanı dökülen yurdumuzda asıl ihanet PKK’nın saldırılarını meşru gören ve destekçilerine hizmet edenlerindir. İnsan olma şerefiyle yaratılmış olmak, insan olmaya yeter mi? İnsani duygulara, ahlak ve fazilete sahip olmak için çaba gerek, yürek gerek, yani alt benden üst bene çıkmak gerek. Vatanını sevmek, liyakat, sadakat, manevi ve milli değerlere sahip çıkmak, insani duygulardır. Dökülen onca şehit kanına duyarsız kalanlar kâinattaki yerlerine birde bu gözle baksınlar, insani duygulara sahip olmadan insan olunabilir mi?
Başta Hz. Muhammed (sav) olmak üzere Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına ve tüm şehitlerimize el Fatiha...