Araştırmalara göre ‘sefalik faz’ yani bir yiyecek hayal edildiğinde bile pankreastan insülün salgılanması, kişide iştah açıklığı ve beraberinde fazla kiloları getiriyor.
Sefalik faz denilen kavram, tad sinyallerinin sinir sistemi ve kan şekeri arasındaki ilişki ile besin tercihinin gelişiminde farklı algılamaların olması olarak tanımlanmaktadır. Öğünler arası açlık periyotları, çevresel koşullardaki değişiklikler, stres ve heyecanın pankreasın insülin hormonunu üreten ve salınımını sağlayan adacıklarını etkilediği artık bilinen bir gerçek. Yiyeceklerin görüntüsü, kokusu, denenmiş lezzetin hayal edilmesi tükürük ve mide salgılarında artışa neden olmakta ve kanda insülin düzeyi artmaktadır. Bu durumda açlığı tetikleyerek yeme dürtüsünü ortaya çıkarmaktadır. Araştırmalar, şişmanlarda sefalik fazın yani bir yiyeceği hayal bile edilerek pankreastan insülin yanıtının oluşmasına ve muhtemel iştahın artması ile fazla yemeye yönelip şişmanlığın tetiklenmesinden sorumlu olabileceğini bildirmektedir.
Araştırmaların çoğunda şişman kişilerin yemek sonrası tatlıya karşı yüksek bir otomatik yanıt geliştirdiğini göstermiştir. Şişmanlarda bu nedenle insülin yanıt normal kişilere göre farklıdır.
Diyet planı önemli
Bu nedenle zayıflama diyetleri öğle sebze, akşam et yemek demek değildir. Zayıflama diyetleri planlanırken besin alımına tetik çeken uyaranların kontrolü ve doğru beslenme alışkanlıkları kazandıracak davranışlar gözetilmelidir.