İstanbul belediye başkanı Ekrem İmamoğlu, kendisini destekleyenleri hayal kırıklığına uğratmaya başladı.
Geçenlerde ona umut bağlayan ama partizan olmayan bir CHP’li ile konuştum. Beklemediğim bir çıkış yaptı. “İmamoğlu ile ilgili iyi gitmeyen şeyler var” dedi.
Hayal kırıklığının sebebi, İmamoğlu’nun anormal davranışları. “Makul biri değil gibi…” diye ekledi.
Bu kanaate nasıl vardığını sordum. “Nerede nasıl tepki vereceğini kestiremiyorsun. Sakin sakin konuşurken birden agresifleşiyor. Hâlbuki kendisini tanıtanlar, övenler “sinirleri alınmış biridir” demişlerdi.
Ben, “neticede o da bir insan, damarına basılınca zıvanadan çıkıyor olabilir” demeye kalktım.
Bana itiraz etti. “Tamam, sıradan bir insan böyle davranışlar gösterebilir. Ama İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanından söz ediyoruz. Onun da ötesinde biz kendisini CHP’deki lider arayışının cevabı olarak gördük. Hatta İstanbul’da başarılı olursa bundan sonraki Cumhurbaşkanlığı seçiminde CHP’nin kesin adayı olarak değerlendirdik. Daha işin başında şahsen ben bir hayal kırıklığı yaşıyorum…” dedi.
Hayal kırıklığının en büyüğünün de 17 Ağustos’ta İstanbul Unkapanı’ndaki sel felaketinde yaşandığını belirtiyor.
Hatırlanacağı gibi çok sayıda ev ve iş yerini su bastı. Mahsur kalan vatandaşlar botlarla kurtarıldı. Unkapanı'nda bir kişi sel sularına kapılarak hayata gözlerini kapadı.
Gözler İmamoğlu’nu aradı. İmamoğlu 24 saat sonra ortaya çıktı. Bodrum’da tatildeymiş, kendisine ulaşılamamış falan. Hadi onu anladık.
Ama İstanbul’da 8 saat kaldıktan sonra yine Bodrum’a uçtu. Bunu açıklayan bir CHP’li çıkmadı.
O kadar eleştiriden sonra, Bodrum’da ne vardı da İmamoğlu İstanbul’u o halde bırakıp apar topar Bodrum’a gitti?
Bu kadar da değil. “bir saniye durmayacağız, çok çalışmamız gerekiyor” diyen İmamoğlu, 23 Haziran’da başkan oldu. Koltuğunda sadece 28 gün oturdu. Geriye kalan 31 gün tatildeydi.
İmamoğlu, “İstanbul aşığı” diye anlatıldı ama Kürt siyasî hareketini desteklemeyi daha çok önemsediğini görüyoruz.
Kayyım atamalarına tepki için Diyarbakır’a gitti, belli simalarla sarmaş dolaş pozlar verdi.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, geçen hafta da Fransa’nın Strasburg kentinde düzenlenen Avrupa Konseyi Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi’nde konuştu.Türkiye’yi bir de Avrupa’ya jurnalledi. Jurnallemekle de kalmadı. “Belediye başkanlarının görevden alınarak, yerlerine kayyım atanması ve bir kısmının tutuklanması özellikle taraf olduğumuz uluslararası sözleşmelere de uygun değildir.” diyerek Türkiye’ye yaptırım çağrısı yaptı.
İmamoğlu’nun, kendi partisiyle de başı dertte.İmamoğlu’nun seçimlerdeki kampanya direktörü Necati Özkan’ın, seçim sürecini anlattığı “Kahramanın Yolculuğu” isimli kitap, CHP’yi karıştırdı.
İmamoğlu'nun seçim çalışmaları sırasında sürekli yanında yer alan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, Özkan'ın bu kitabına sert tepki gösterdi. Tepkisi, yenilir yutulur cinsten değil:
"Kahramanın hikâyesini yazıyorum diyerek, kahramandan daha çok kendilerini kahramanlaştırmaya çalışan profesyoneller bilsinler ki; yalan, yanlış ve eksik verilerle genel merkez iradesinin, CHP örgütlerinin ve İstanbul ittifakının emeğine hiç kimse saygısızlık edemeyecektir…"
Bizler, Sayın İmamoğlu’nun, İstanbul’un başarılı bir büyükşehir belediye başkanı ve umut veren lider olamayacağını görüyoruz.
Bizim gördüğümüzü CHP’lilerin de görmesi uzun sürmeyecektir.