“Müttefik benim istediğimi yapacak; eğer o bir şey isterse... Ben kendi istediğimi yapacağım tabi!” General Reinhard Gehlen-NAZİ İstihbarat Servisi ve CIA’nin kurucusu
Küresel Ekonomi Tetikçilerinin görevi kurulacak küresel imparatorluk için hedefteki ülkeleri; küresel şirketlerin, banka ve kredi kuruluşlarının, kısaca Iluminati’nin kölesine dönüştürmektir. Eğer kredi notu veren bir kuruluş durup dururken sizin kredi notunuzu düşürüyorsa bu işin arkasında kimin olduğunu anlamak zor olmasa gerek. FETÖ darbe girişiminin hemen ardından S&P şirketinin Türkiye’nin kredi notunu düşürmesi, bunun en son örneğidir. Uluslararası kuruluşlar S&P’nin bu “acelesine” anlam veremediklerini söylemişlerdi. S&P’nin açıklaması ardından dolar zirve yapmış, dış borçlar TL’ye göre daha da artmıştı. Ancak 12 milyar dolar bozduran Türk Milletinin akıl almaz özverisi ve sağduyusu karşısında ekonomik tetikçi S&P amacına ulaşamadı!
Ekonomik tetikçiler hedefteki ülkelerde bazı yatırımlara destek verir. Örneğin santraller, oto yolları, hava alanları, limanlara kredi sağlarlar. Bu kredinin ön koşulu bütün bu yatırım projelerinin uluslararası inşaat ve mühendislik firmalarınca yapılmasıdır. Aslında para ABD’den hiç çıkmaz. New York’Taki bankalardan Houston, San Francisco vb deki mühendislik firmalarının hesaplarına gönderilir. Para, Illuminati üyesi, kredi verene dönmüştür ancak borçlu ülkenin ana para artı faizi ödemesi devam eder. Eğer ülke borçlarını aksatırsa diyetini ödemek zorundadır! Ne olabilir bu diyet? Borçlu ülkenin topraklarında ABD’nin üs kurması, falanca siyasi partiye oy verilmesinin sağlanması ya da petrol yataklarına el konulması. Böylece de küresel imparatorluğa yeni bir ülke daha eklenmesi sağlanır. Yapılan araştırmalara göre 2013 itibariyle 3.Dünya ülkelerinin toplam borcu 4.5 trilyon dolara yükselmiş. Bu tutar söz konusu ülkelerin sağlık ve eğitim harcamalarının toplamından fazla, aldıkları dış yardımın da 30 katıdır. Illuminati’nin sinsiliği, Romalı askerleri, İspanyol işgalcilerin acımasızlığını fersah fersah geride bırakmıştır.
Küresel Ekonomik Tetikçiler Ekvador, Nijerya, Endonezya gibi ülkelerde yerli öğretmen ya da esnaf gibi giyinir onlarla haşır neşir olurlar. Altyapı projelerinin yükseleceği yerleri gezer, yoksul mahallelerde dolaşırlar. Okul, hastane yatırımlarına soyunur eğitim ve sağlık hizmetlerinde “hayır” yaptıklarını söylerler. Düzen ya da hizmet aldatmacaya dayansa da tanım olarak yasaldır! Eğitim ve sağlığa yatırım yapan bir kuruluşa karşı çıkmak, onu araştırmak kimin aklına gelir ki?
Eğer kürsel ekonomik tetikçiler başarısız olursa, devreye CIA-NSA girer. İşte o zaman hükümetler devrilir, devlet başkanları öldürülür ya da feci kazalarda can verir. Bu katiller de başarılı olamazsa o zaman Afganistan ve Irak’ta olduğunca devreye küresel güçlerin uçakları, tankları, bombaları girer...
ILLUMINATİ’NİN MEDYASI
Dünyanın birçok ülkesinde olduğunca ABD’de en çok izlenen televizyon kanalları yaklaşık 15 aile ve 24 şirketçe yönetilmektedir. Capital Cities gibi devletçe kurulmuş sonra Illuminati üyesi ailelerden birine satılmış kuruluşlar olduğu gibi Murdoch ailesinin tekelindeki Newscorp da vardır.
Wikileaks’in editörü ve kurucusu Julan Assange’a göre ABD’Wde bu gün gerek derin devlet gerekse de medyanın sahibi ailelerin izni olmaksızın hiç bir gerçeği yayınlayamazsınız. Illuminati’yi ilgilendiren bir konu gündeme geldiğinde ABD medyası söz birliği ederek, ya konuyu çarpıtırlar ya da eksik bildirirler. Bunun son örneği 15 Temmuz 2016 FETÖ darbe girişimidir. ABD ve Batı basını neredeyse darbecileri demokrasi kahramanı, Türkiye devleti ve hükümetini de diktatörlükle suçlayacak kadar kantarın topuzun kaçırmış, yalanlar birbirini kovalamıştır. Söz konusu medya ILLUMİNATI ve küresel imparatorluk hülyasının peşinde ve ulus devletlerin karşısındadır ve gerçek bunlar
gerçeği öylesine usta bir biçimde çarpıtırlar ki olayı yeşeyenlar bile kendilerinden kuşku duymaya başlar..
(Yarın Mesih/ Mehdi Planı)