Kürtçülük fikri Osmanlı Devleti'nin dışında , düşünce olarak ilk kez Kahire'de, İngiliz Derin Devletinin desteğiyle zehirlerini saçmaya başlar. İngiltere 1882'de Mısır'ı işgal ettikten sonra, Osmanlı Devleti'ne karşı varıyla yoğuyla saldırıya geçti. Ülkede ne kadar etnik yara varsa hepsini kaşımaya başlamıştı. Derken, 1898'de Kahire'de İlk Kürtçe gazete olarak kabul edilen Kürdistan yayınlandı.
İstanbul'da 1920'lerden sonra kurulan Kütrçü dernekle faaliyetlerini sürdürememişlerdi. İçlerinden kimileri Suriye'de çalışmalarını sürdürecek olan "Hoybun Cemiyeti" ne katılmıştı. Gizli Azadi Örgütü 'yse 1923'de kurulmuştu. Örgütü eski Hamidiye Süvari Alayı subayları ve eşraftan bazı kişilerin girişimi sonucu ayağa kalktığını görüyoruz. Örgüt 1924'te ilk 1925'te de ikinci kongresini yapar. Doğu Anadolu'da geniş çaplı bir isyan hazırlığına soyunur. Din adamları da örgütte yer almış ve halk üzerinde etkili olmuştur.
Daha sonra bölgede Şeyh Sait isyanı görülür. Derken 1927'de Türkiye'den kaçan siyasi Kürtçüleri
İngiltere bağrına basar. İngiltere'nin denetimindeki Irak'ta Hoybun Cemiyeti kurulur. İlk kongrelerinde Türk Kürdistanın kurulması temel hedef olarak açıklanmış. Hoybun'un çıkarttığı en önemli isyan Ağrı yöresinde olmuştur.
Gerek Fransa, Hatay sorununu lehine çevirmek gerekse de İran, İran Azerbaycanı'ndaki Türklerle
Türkiye'nin arasındaki bağları koparmak için Kürtçülük Hareketini ve isyanları desteklemişlerdir.
Türkiye'yse 1937 yılında Afganistan, İran ve Irak'la Sadabad Paktı'nı kurarak bölücü eylemlerin önüne geçmeye çalışır.
Ünlü İngiliz casusu Lawrence , "Bir Kürt devleti kurabilseydim, Türkleri tarihten silecektim"
buyurmuş. Aslında bu derin İngiliz siyasetinin yüz yıllardır değişmeyen düşüncesi, isteğidir. Haziran
1919'da Bağdat Yüksek İngiliz Komiseri Albay Wilson, İngiliz himayesinde bağımsız bir Kürt devleti
kurulmasıyla ilgili girişimlerin başlatılması önerisini İngiltere Dışişleri Bakanlığı'na sunmuştu. Buradaki amaç, İslam çimentosuyla birbirine bağlanmış Türklerle Kürtleri birbirinden koparmak, bu iki milleti birbirine düşürmekti. İngiliz bölgede dinsiz, köksüz, yöredeki diğer Müslüman ülkelere karşı kullanabileceği bir ajan devlet oluşturmaktır.
İngiliz'in asıl hedefi Mezopotamya'nın zenginlikleridir. Bu zenginliği hiç kimseyle paylaşmamak için bütün bölgeyi paramparça etmeye hazırdır. İngiliz eski BB'sı Lolrtd Palmerstone, "Bizim ezeli dost ve düşmanımız yoktur. İngiltere'nin çıkarları her şeyin üstündedir.Görevimizse bu çıkarları gözetmektir."
"Kürdistan" gazetesi İngilizlerce beslenip büyütüldüğünden, sürekli olarak gerçekte var olmayan,
Türklerce yapılan vahşet yalanlarını haber (?) yaparak okuyucularının önüne sürer.