İkisi de çok iddialı. Beşiktaş zirvenin, Başakşehir zirve sonrasının talibi. Beşiktaş birden kadro sıkıntılarına uğradı. Oynatılacak ilk iki stoperinden biri sakattı, biri cezalıydı. Necip bu yıl ilk kez stoper oynadı. Hem de tanımadığı biriyle. Daha 5. dakikada Alexis de sarı gördü! Ancak güçlü bir rakip karşısında takıma sorun çıkarıp bir tedirginlik yaşatmadılar.
Dişe diş giriştiler birbirlerine. Özgüven, kazanma isteği karşılıklı doruktaydı. Beşiktaş savunmasından doğacak açığı hücum becerileri ile kapamak peşindeydi. 11 ve 18’de Gomez ile girdi pozisyona... Ama o kendinden beklenmeyeni yaptı. Beşiktaş savunmadan öne topu çabuk veremedi. Zira baskı yedi ve topu çıkarmada gecikince hücum alanları kontrole girdi.
Beşiktaş duruma çabuk çözüm bulamadı ama Başakşehir planını işletti. Hızlı atakla, göbekten deldi. Visca çabukluğunu kullanıp öne geçirdi Başakşehir’i. Sonrasında, Başakşehir en iyi yapabildiğine geçti, iyice alan daraltmaya girişti. Beşiktaşlılar önde topu hareketli beklemediği için kendi sahasında çoğalan rakibinin savunma yapısını açmakta zorlandı. Gene de fırsat üretti kendine. Gomez 38 ve 42’de iki pozisyon daha harcadı! Hakem Palabıyık, 17.dakikada yaptığı dirsek vuruşuna sarı gösterseydi, aynısını tekrarlayan M.Battal’ı 42.dakikada gösterdiği sarı ile oyundan atardı. Mahmut’un devre sonunda Oğuzhan’ın ayağına yaptığına da sarı şarttı, nedense bazen bunlara boşveriyorlar!
Başakşehir ikinci yarıda da topu Beşiktaş’a bıraktı, ama onunla o çok iyi becerdiği pas oyununu oynamasına, sahanın her yerinde basarak, baskı uygulayarak, alan daraltarak, top ustalarını yakın kontrole alarak izin vermedi. Güneş’in Quaresma ve Cenk hamleleri Beşiktaş’ın önde daha iyi top kullanmasını sağladı ve bir puanı öyle kurtardı. Dahası olur muydu, olurdu... Ancak... İki iyi oyun çatıştı dün. Beraberliğin bozulması birine yazık ederdi.