Şimdi desen ki; ‘darbecilik, postalcılık CHP’nin genetik kodlarında var..’, ortalığı ayağa kaldırırlar zottirikler...
‘Darbe olursa ne yaparsın?’ diye sorsan cevapları hazırdır; ‘Tankın üzerine çıkarız.., önüne atlarız.., yanına basarız.., üstünden atlarız..,falan filan...
Velhasıl tankla akılalmaz akrobatik hareketler yapabileceklerini söyleyeceklerdir..
Sorsan; demokrasiyi onlar getirmiştir memlekete!...
Darbelerden en çok onlar çekmiştir!..
***
Hepsi martavaldır...
Geceyarısı bildirisinin altına imza atarım diyen de kendileridir... Tırsak muhtıra için ‘ordu görevini yapmıştır’ diyen de!...
Darbecilikle suçlananların avukatları olurlar... Hatta, yerlerini bilseler, üye olacak kadar Ergenekon sempatizanıdırlar!
“Sivil” eylemlerde, Mustafa Kemal’in “askerleri” olurlar...
Yeri gelir, yürüyüş yaparken yolda gördükleri askerlere sataşırlar. ‘Sizin yapmanız gerekeni biz yapıyoruz!..’ diyerek “demokratik açıdan” askerin yetersizliğinden şikayetçi olurlar...
***
Kaç defa söyledik, yeri geldi yine söylüyorum;
Darbecilik, postalcılık, faşizanlık, diktacılık CHP’nin genetiğinde vardır...
Diyeceksiniz ki, ‘madem genetik problem var, GDO teknolojisiyle CHP değişemez mi?...
Değişeceği bu kadar!...
Zorunlu değişiklik!...
Zira CHP, ancak askeri darbe sonucunda bir ara rejimle iktidara gelebilir... Ya da en azından CHP zihniyetinin devlet üzerindeki tahakkümü korunabilir...
Kısaca; darbe yoksa, sandıktan başka çare yok... İşte böyle bir zorunluluktan dolayı Yeni CHP projesi ortaya kondu...
Dediğim gibi, biz bunları defaatle söyledik...
Bugün CHP Aydın Milletvekili Osman Aydın’ın dediği de budur zaten... Ne diyor CHP’li vekil;
“Eskiden ihtilaller olurdu. Arada bir iktidar değişikliği söz konusu olurdu. Şimdi o ihtilali yapacak olan komutan da kalmadı. Hepsini tasfiye ettiler. Şimdi öyle bir kurtuluş yok...”
Budur işte!...
Osman Aydın özetlemiş; “İhtilalci komutan kalmadığı için kurtuluş yolu kalmamıştır...”
Yani anlaşılan o ki, “Erdoğan diktatördür” diyenlerin kurtuluş umutları “ihtilalci komutanlar”mış...
‘Hem ulusalcıyız, hem de sosyal demokratız’ diyorlardı... Aynı zamanda da ‘ihtilalciler’miş.. (darbeci değil ha!)
***
İtiraf etmeliyim Osman Aydın’ın bu dobra halini takdir ettim doğrusu... Adam bodoslamadan dalıyor...
Hüseyin Aygün’e de çakmış; “Manyak herif... Deli.. Abuk subuk konuşuyor...”
İhtilalci komutan kalmadığı için kurtuluş umudunu yitirmiş adam biraz sinirlenmiş!.. Olacak o kadar...
***
Kılıçdaroğlu’nun işi zor... CHP harbiden çok sesli bir parti... Bu koroyu idare etmek kolay değil..
Birinin derdi, PKK’lı iyi çocuklar!...
Diğeri, Türklerin ve Kürtlerin eşit görülemeyeceğini bilimsel yollarla anlatmaya çalışıyor!...
Bir başkası ‘ihtilalci komutan kalmadı’ ağıtları yakıp manyaklara ayar veriyor!...
Birisi de çıkmış, Atatürk’ten sonra gelmiş geçmiş en güçlü liderin Kılıçdaroğlu olduğunu ispatlamaya çalışıyor!...
***
Lakin her şey bir yana CHP’yi takdir etmemek mümkün değil...
Hiç bir politika ve proje üretmeden gündemde kalmayı becerebiliyorlar ya.., helâl olsun!
Parti içi ‘çok seslilik’ büyük nimet arkadaş!...