Ramazanda kalp ve damar sağlığının en büyük düşmanı sağlıksız iftariyelikler. Salam, sucuk, pastırma gibi şarküteri ürünlerinin başı çektiği grupta ağır başlangıçlar ve soslar kalp krizi riskini artırıyor.
İftar davetlerinde yemekler ve tatlı kadar iftariyelikler de tehlikeli. Sucuk, salam, pastırma, kaymak gibi ürünler doymuş yağ bakımından zengin oldukları için özellikle kalp hastaları, kolesterolü ve kan yağı yüksek, şeker hastaları ve 60 yaş üzeri olanlar için risk taşıyor. Buna tuz ve yağdan zengin pide, peynir çeşitleri, sıcak ve soğuk başlangıçlar eklenince risk iki katına çıkıyor. Vücudun sindirim sistemini rolantide bırakarak kendini temizlemek, onarmak ve yenilemek işlerine yoğunlaştığı oruç süresinin hemen ardından ağır yemeklerin yenmesi bedene hiç beklemediği bir yükü aniden bindirir.
Her bünye bu yükü kaldıramaz ve kriz kaçınılmaz olur. Diğer bir deyişle ramazanda gelenek halini almış iftariyelikler adı altında tüketilen besinler, ölümün altın tepside sunulması gibidir. Sucuk, salam, pastırma, kaymak gibi besinlerden oluşan bu ürünler doymuş yağ açısından zengin olup, kalori değerleri de yüksektir. Kalp hastaları, kolesterolü ve kan yağı yüksek olanlar ve 60 yaş üzeri bireylerin şarküteri tüketmemeli. Nitrit, nitrat gibi zararlı maddeler içeren sucuk, salam, sosisle orucu açmak yerine az yağlı peynir, zeytin, hurma ve kuru meyvelerin tercih edilmesi sağlıklıdır. Sucuk, sosis tüketmek isteyenler ise bu ürünleri birkaç dilimle sınırlı tutmalı ve ancak 1-2 dakika kaynayan suda bekletip daha sonra ızgara da pişirerek yemeli. İftar kadar sahurda da iftariyeliklerin yenilmesi tehlikeli. Sahur için uykusunun ortasında kalkıp, bir şeyler yiyip, ardından tekrar yatağına dönenler, ne yediklerine çok dikkat etmeli. Gece yenilen ağır yemeklerin metabolizma hızı düştüğü için yağa dönüşme ve karın-kalça bölgesinde birikme riski yüksek.