SETA ile TDV Kadın, Aile ve Gençlik Merkezinin birlikte düzenlediği “Gençlik Forumu: Aidiyet, Dönüşüm, Gelecek” toplantısı çok sayıda yazar, araştırmacı ve aktivistin katılımıyla 3-4 Mayıs 2014 günleri gerçekleştirildi. Forumda genç konuşmacılar da yer aldı. Foruma iki gün boyunca yoğun bir ilgi vardı. Forumla ilgili gözlemlerimi paylaşmak istiyorum.
Özgür ve idealist
Forumda açılış konuşması yapan Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, enfes bir konuşma yaptı. Görmez, hem Hz. Muhammed’in hayatından örnekler vererek özgürlüğüne düşkün idealist bir gençlik resmi çizdi, hem de günümüzde bu ideallerin gençlere anlatılmasında yeni bir dile olan ihtiyacı vurguladı.
Görmez, özellikle Arap Baharı sonrası İslam Dünyasındaki güncel gelişmeleri şöyle değerlendirdi: “Şimdilerde sanki İslam dünyasında hem aidiyetten hoşlanmayan hem de birey olmaya ve özgürlüğüne düşkün bir gençlik türüyle karşı karşıyayız.” Görmez, gençlere yönelik yapılması gerekenleri şu anlamlı çağrıyla özetledi: “Gençler, hem özgür bir birey hem de üst değerlere bağlı gönüllü bir aidiyet duygusu taşımalılar.”
Görmez’in gençleri alabildiğine kucaklayıcı konuşmasının tamamına, genclikforumu.net adresinden erişebilirsiniz.
Ortak dil ihtiyacı
Forumda açılış konferansı veren İstanbul Medeniyet Üniversitesi’nden İhsan Fazlıoğlu, Türkiye’de üzerinde uzlaştığımız ortak bir dil olmadığına vurgu yaptı.
İhsan Hoca, özetle şöyle dedi: “Her toplumun bir vasatı ve ortak kanonik (yasalı, kurallı) yapısı vardır. Kanonik yapı, farklı görüş ve yaklaşımları dışlamaz. Ancak, kanonik yapı olmadan hukuk da olmaz. Parçalanmışlık olur, kavga olur. Türkiye ve İslam dünyasının sorunu, ortak bir kanonik ahlak anlayışının olmamasıdır.”
Ardından forumda çeşitli panel başlıkları altında birbirinden ilginç sunumlar ve tartışmalar yapıldı. Bunların sadece bazılarını özetlersem, diğerlerine haksızlık yaparım. Bunun yerine, forumda yapılan bütün konuşmaların videoları veya transkriptleri, genclikforumu.net’te hazır olunca, dikkatinize sunmayı arzu ediyorum.
Gençlerin talep ve eleştirisi
Foruma çok yoğun bir ilgi vardı. Bundan dolayı, aşağıda da ifade edeceğim üzere, farklı kurumların bu tür etkinlikleri daha çok yapmasında büyük fayda var. Ancak, yoğun ilgi olması, gençlerin eleştiri yapmadığı anlamına gelmiyor.
Foruma katılan bazı gençler, oturumlarda neden az sayıda genç konuşmacı olduğunu eleştirdi. Bu tür forumlarda daha çok genç konuşmacı olması, gençlik sorunlarını anlamak ve açıklamak açısından önemli ve haklı bir talep.
Benim forumda yaptığım gözleme göre, gerçekten de gençler kendilerini daha çok duyurmak istiyorlar. Dolayısıyla, gençlerin kendilerini daha rahat ifade edecekleri ortamlara ihtiyaç var. Bununla birlikte, gençlerin, sadece biyolojik yaş temelli avantajlarını vurgulamak ve kullanmak yerine, Türkiye’nin genel sorunlarına ilişkin güncel tartışmalarına katkı yapabileceklerini veya yapabilecek bir seviyeye çıkmaları gerektiğini düşünüyorum.
Forumun değerlendirme toplantısında gençlere yönelik daha farklı ve daha kapsayıcı formatları da içeren daha çok sayıda etkinlik yapılması yönünde genel bir kanaat oluştu. Gençlere yönelik çalışma yapmak isteyenlere de bu talebi ve ortak kanaati böylece duyurmak isterim.