Dün bir yazıda karşıma çıkınca aklıma gelen kuşkuyu sizlerle de paylaşayım...
Marmaray'a karşıçıkanlar arasında görüşüne itibar edilmesi uygun olabilecek bir meslek örgütüde vardı. Ancak itirazlarıbiraz garip gelmişti bana. Teknik bir takım sakıncaları''Böyle olduğu söyleniyor''kolaylığına sığınarak sıralıyordu örgüt...
Kapsamlıve mukayeseli bir inceleme yakışırdımeslek örgütüne; herhangi bir sebeple bunu yapamamışsa da, yakışan herhalde susmak olmalıydı...
''Neden?'' diye düşünmüştüm bu garip açıklamayıokuduğumda...
Yazıda Marmaray'la ilgili itirazcıgörüşünü''Böyle olduğu söyleniyor''tarzıbir söylemle ifade eden örgüte Maliye'nin derhal bir müfettişler ordusu gönderdiği iddia ediliyor... Yazar, sebebi, ''Çünkübaşbakanıkızdıracak bir şeyler yapmıştı''diye açıklamış...
Bugün görüşaçıklayanın kapısına yarın Maliyeciler dayanıyor görüntüsüalınıyor yazıdan...
Acaba gerçek öyle mi?
Kuşkum, işadamıdostlarımdan öğrendiğim, şimdilerde uygulamaya konduğu anlaşılan bir yöntemin burada da başınıgöstermişolabileceği...
Her devletin en çalışkan ve en korkulan kurumunun vergi toplamaya bakan birim olduğu bilinir... Bizde ''Maliye geldi'' cümlesiyle anlatılan da vergi teftişi yapan birimdir aslında... Hemen her büyük şirkete rutin olarak uğrar Maliyeciler; doğru dürüst vergi verilmeyen bir ülkede bunu sağlayabilmek için...
ABD'deki mukabili IRS'ten canavardan tırsar gibi korkar Amerikalılar... IRS başka yoldan alınamayan sonuçlarıelde etmenin bir aracıolarak da kullanılır orada. Meşhur gangster Al Capone'un başka bir açığıyakalanamayınca kapısına IRS elemanlarıgitmişve adam vergi kaçakçılığından hapse gönderilmişti...
Birkaçay öncesine kadar, Başkan Barack Obama'nın seçimlerde en katıadaylarıdesteklemek üzere kurulmuş'Çay Partisi'adlıörgütün arkasındaki parababalarının kapısına IRS elemanlarınıgönderdiği tartışmasıvardıABD'de... Hem de ciddi ciddi... Sonra tartışma söndügitti...
O raddeye varan bir kullanım alanıbizde olduğunu sanmıyorum Maliye'nin... Öyle bir görüntüvermemek için de, Maliyeciler, pek çok büyük şirkete denetleme amacıyla sık sık uğrarlar...
İşadamıdostlarla konuşurken, son zamanlarda başvurulduğu anlaşılan bir yöntem kendiliğinden dile geldi: Bazışirketlerin yöneticileri, kapılarına Maliye dayandıktan sonra, hükümetin hoşuna gitmeyeceğini düşündükleri çıkışlar yapmaya başlamışlar... Sonra da, gazetelere, ''Muhalif sözler/eylemler sebebiyle''haberini uçuruyorlarmış...
Sırayıdeğiştirerek... Maliye incelemeye başladıktan sonra muhalif çıkışyapıp denetlemeyi ona bağlama kurnazlığısizin anlayacağınız...
Anlatanlara yönelttiğim, ''Maliyeciler bu yaygaradan rahatsız olup görevlerini tavsatıyorlar mı?''sorum cevapsız kaldı.
En muhalif bilinenler, üzerlerine gidildiği taktirde kopacak yaygaranın gölgesi altında, pekala yasalara aykırıdavranışlara bile teşebbüs edebilirler...
Zaten bu sebepledir ki, Maliye'de teftişalanında görev alanlar, hemen her ülkede olduğu gibi bizde de, işlerine siyaseti karıştırmamaya özel çaba gösterirler; doğrusu da budur. Aksi halde, önemli bir kurumun saygınlığızedelenir ve yazık olur...
Herhalde Gezi Parkıeylemleri sonrasında, eylemcilere destek verdiği bilinen bazıişletmelere Maliye'nin musallat olunduğunu ya duymuş, ya da okumuşsunuzdur... Bir çevre ısrarla bunu gündeme getirdi ve hiçüşenmeden gündemde tutmaya çalıştı. Aksine açıklamalara rağmen...
Şimdi kapısına Maliyecilerin dayandığıiddiasının seslendirildiği Marmaray itirazcısımeslek örgütünde olduğu gibi...
Benzer bir durum medyada da yaşanıyor da, beni özellikle o rahatsız ediyor. Patronlarıadamıkendine özel sebeplerle kovuyor, bunun iktidar zoruyla gerçekleştiği iddiasıortalığıkaplıyor... Gazeteleriyle ilişkisi kesilenler listesi dolaşıyor etrafta; doğallığıiçerisinde meydana gelmişyol ayrılıklarıbile 'kovulanlar listesi'nde... Kendisini kovan patrona değil, iktidara ateşpüskürtüyor bazıları...
Keşke siyasiler kendilerine muhatap olarak sadece muhalif siyasileri alsalar da, zihinleri bulandıran böyle rahatsız edici yöntemlere kapı aralanmamış olsa...