Hamza Hamzaoğlu’nun gelmesiyle birlikte Galatasaray çok kötü geçebilecek bir sezonu değiştirmeye başladı. Hamza’nın teknik direktörlüğü ile birlikte oynadıkları 10 maçın 8’ini kazanıp 2’sinde berabere kalan Sarı-Kırmızılılar, birbiri ardına gelen sakatlıklara rağmen şu anda zirvedeler. Bütün mesele sezon sonunu zirvede bitirecekler mi?
Her şeyden önce Galatasaray’ın çok büyük bir fikstür avantajı var. Örneğin önümüzdeki 5 maçı İstanbul’da oynayacaklar. Gerçi bunlardan biri Kadıköy’deki Fenerbahçe deplasmanı ama gene de kent dışına çıkmıyorlar.
Sezon başından bu yana Galatasaray’ın çok iyi bir kadrosu olduğunu söyleyenler takımın sorunlu bölgelerini göz ardı etmişlerdi. Örneğin Galatasaray’ın sol beki hala yok. Bu bölge için transfer edilen Alex Telles orta sahanın solunda hücuma yönelik oynadığı zaman çok daha başarılı oluyor. Hamza, Olcan’dan devşirme bir sol bek yarattı. Son iki maçta da Olcan başarılı gözüktü. Ancak bu ne kadar sürer, zamanla göreceğiz. Sağ bekte ise emektar Sabri’nin dışında güvenilebilecek tek isim yok. Semih’in sakatlanmasıyla stoper oynayan Koray şu ana kadar Semih’in yerine oynayabilecek bir futbolcu olmadığını gösterdi. Her şeyden önce Koray yavaş. Öne çıktığında arkasına atılan toplar Galatasaray kalesinde büyük tehlikeler yaratıyor. Galatasaray’ın orta sahası Melo’nun bel fıtığı ameliyatı nedeniyle çok büyük darbe yedi. Melo hem hücumda hem savunmada vazgeçilmez olmakla birlikte varlığı ile tribünleri de ateşliyordu. Aslan’ın kadrosunda onun yerini doldurabilecek hiçbir futbolcu yok. Hamza hocanın elinde ortaya sahaya koyabileceği bir tek Dzemaili var. Onun da maç eksikliğini göz önüne alırsak orta alanın da sorunlu olduğunu söylemek mümkün.
Forvette Burak’ın sakatlığı da soru işareti. Yani Galatasaray’ın şampiyonluktaki diğer iki rakibine oranla daha fazla sorunları var. Eğer Semih iyi olarak geri dönerse, Dzemaili iyi futbol sergilerse, Burak bir daha sakatlanmadan sezon sonunu getirebilirse, Galatasaray şampiyonluk kupasını kaldırabilir.