Bugün şu, “Cumhurbaşkanının birleştirici olması” tema’sını değerlendirmek istiyorum.
MHP “Çatı aday” söylemi ile Cumhurbaşkanının birleştirici olması ateşini yaktı, CHP de o yolda yürüyor. Bahçeli bir koldan, Kılıçdaroğlu öteki koldan, bir yandan “birleştiricilik” tema’sı etrafında kamuoyu oluşturmaya, diğer yandan da bu profili isimlendirmeye çalışıyor.
Peki ama, bu işin, cilalı söylem dışında bir kıymet-i harbiyesi var mı?
Bir bakalım:
İşin matematik gerçeği şu:
- Cumhurbaşkanı birinci turda yüzde 50 artı 1 ile, ikinci turda katılanların oy çokluğu ile seçilmiş olacak.
Çatı aday da olsa, duvar ya da sütun aday da olsa farklı bir sonuçla seçilmek söz konusu değil.
Yani “Çatı aday yüzde 90’larda oy alarak gelir, dolayısıyla temsil hüviyeti yüzde 90’larda olur” gibi bir durum yok. Daha doğrusu, hangi oy nisbeti bir insanı Çankaya için “birleştirici” ve “Çatı aday” hüviyetine sokar, sorusunun cevabı yok. (Yüzde 90’larda bir oy söz konusu olduğunda bu bizi, Mısır’da Sisi’yi, Suriye’de Esed’i çatı aday olarak görmek noktasına götürür)
Diyelim CHP ve MHP, -olma ihtimali yüzde kaç, ayrı bir konu ama- bir isimde birleşti, aday olarak topluma ilan etti; bu ne demek olur?
- CHP’nin ve MHP’nin adayı demek olur. CHP ve MHP ise iki ayrı partidir ve tek parti gibi hareket edebilecek bir taban bütünlüğüne sahip değildir. Dolayısıyla belirlenen aday, CHP ve MHP’nin bütün tabanlarının desteğine sahip olmayabilir. Bu durumda CHP - MHP yönetimlerinin ortak adayları, parti tabanları için ortak aday haline gelmeyebilecekse, bu iki partiden çok daha farklı siyasi zeminlerde yer alan toplum kesimleri için nasıl birleştirici nitelik kazanır?
Hem CHP’li hem MHP’li olmayan bir isim, yani siyaseten steril bir isim düşünülemez mi?
Bu da bir sorudur.
Hem CHP’li, hem MHP’li olmayan, tabii ki, başka siyasi bir eğilimi de olmayan, ama Cumhurbaşkanlığı sorumluluğunu da üstlenebilecek olan bir isim bulunabilir mi, bu nasıl bir isim olur ve bu ismin Çankaya’ya Cumhurbaşkanı olarak çıkarılması ne anlama gelir, doğrusu tasavvuru zor bir durumdur. Belki sağdan sayıp soldan sayıp bir isimde karar kılınamaması da bu zor durum sebebiyledir.
Şu ana kadar isimleri medyaya düşen ve “Çatı aday” olabileceği varsayılan herhangi bir kişi için, “Hah işte bu olur” gibi bir kamuoyu beğenisi ortaya çıkmadı. Dolayısıyla birçok isim daha aday olmadan eskidi.
Evet, işin realitesi Çankaya için sandık matematiği işleyecektir, bunun da yüzde 50 artı 1 gibi çok sade bir matematik olduğu açıktır.
Diyelim Tayyip Erdoğan aday oldu ve yüzde 50 artı 1 oy aldı.
Tayyip Erdoğan ismine yüzde 50 artı 1 oy almasına rağmen “birleştirici olmama” itirazı yapmak mümkünse, bunu aynı sonuçla sandıktan çıkan herkes için yapmak mümkündür.
Yalova’da CHP’nin adayı bir oy farkla seçimi kazanacak ve birleştirici olacak, ama Ak Parti’nin adayı aynı sonuçla ayrımcı olacak; bu anlayışın demokrasi özrünün çok net olduğunda kuşku yoktur.
CHP ve MHP’nin böyle bir söylemle ortaya çıkması, sadece sandık matematiğini kotarabilmek gibi bir hesapla ilgilidir.
Karşıda Tayyip Erdoğan var, o ise, şu anda bile yüzde 50 civarında bir oy oranına sahip görünüyor.
Ne yapmalı da, CHP ve MHP’nin tek başlarına asla dengeleyemeyecekleri bu oy oranını yakalama ihtimalinin imkan alanına girmesi sağlanmalı?
Şu ana kadar bütün yatırım “Tayyip Erdoğan karşıtlığı”na yatırılmış bulunuyor.
Yani negatif bir misyon.
Soru, “Çankaya’ya nasıl bir değer götürecek çatı aday?” değil, “Tayyip Erdoğan’ın Çankaya’ya çıkması nasıl önlenecek?”
sorusudur.
Diyelim ki muhalefet bir çatı adayda birleşti ve o ismi halkın önüne koydu ve diyelim o adaya seçimlerde CHP ve MHP’nin toplam oyları kadar bile oy çıkmadı, nasıl bir hüsran olacak o zaman “Çatı aday” formülü? Bu bir soru.
Şunu da soralım:
Çankaya seçimlerinde bu formülün peşinde koşanlar, yenilgi durumunda bir bedel ödeyecekler mi?
Bakıyorum da, muhalefet için iki hüsran ihtimali ayan beyan görünüyor diye düşünüyorum:
- Seçimden önce bir Çatı adayda buluşamama hüsranı.
- Böyle bir aday bulunsa bile seçimlerde Tayyip Erdoğan karşısında yenilme hüsranı. Çankaya, aday olursa Tayyip Erdoğan için de bir sınav ama, muhalefet için çok daha çetin bir sınav.