Kamu kurum ve kuruşlarında Ramazan Bayramı tatilinin 9 güne uzatılmasına ilişkin tartışmalar bir süredir devam ediyor. Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanların idari izinli sayılmaları AK Parti Genel Başkanı ve Başbakanımız Sn. Binali Yıldırım tarafından açıklandı.
Buna göre kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanların 4 Temmuz Pazartesi günü yarım gün ve 8 Temmuz Cuma günü tam gün izinli olarak toplamda 1.5 gün idari izinli sayılmalarına karar verilmiştir.
Söz konusu idari izinli sayılmaya ilişkin uygulama kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan personeli ilgilendirir. Kamu kurumlarındaki nöbetçi personel ile acil iş ve işlemler yürütülmekte, kamu çalışanlarının önemli bir kısmı bu kapsamda idari izinli sayılmaktadır.
Söz konusu idari izin uygulaması özel sektöre ait işyerlerini kapsamamaktadır. Ancak, dileyen özel sektör işyerleri de bu kapsamda idari izinli sayabileceği gibi, bu günlerde personeline yıllık izin kullandırabilecek veya telafi çalışması da yapılabilecektir.
Özel sektör çalışanları için bayram tatili 4 Temmuz Pazartesi günü saat 13.00’ten itibaren başlayacak olup 7 Temmuz gecesi sona erecektir. Özel sektör işyerleri 1.5 günlük idari izin kapsamında olmayacaklardır. Dileyen özel sektör işyerleri bu günlerde personelini yıllık izne çıkarabilmeleri mümkün olduğu gibi, telafi çalışması da yapılabilecektir.
Telafi çalışması yapılmasını mümkün kılan durumlardan biri de ulusal bayram ve genel tatillerden önce veya sonra işyerinin tatil edilmesidir. Takvim gereği ulusal bayram veya tatil günleri ile hafta tatili günleri arasına bazen yarım, 1, 1.5 veya 2.5 işgünü girebilmekte ve bu günlerde işverenin kararıyla işyeri tatil edilebilmektedir. 4857 Sayılı Kanuna göre bu sürelerin sonradan çalışılarak telafisine olanak tanımaktadır. İşverenler, iki ay içinde çalışılmayan süreler için telafi çalışması yap≠tırabilir. Yasada belirtilen koşulların varlığı halinde telafi çalış≠masına karar verme ve uygulama yetkisi işverene aittir. Ancak, telafi çalışma≠ları, günlük en çok çalışma süresini yani onbir saati aşmamak koşuluyla gün de üç saatten fazla yaptırılamaz. Ayrıca yasal veya sözleşmeye dayalı tatil günlerinde telafi çalışması yaptırılması mümkün değildir. Yapılan telafi çalışmala≠rı fazla çalışma veya fazla sürelerle çalışma sayılmaz. Buna karşılık kuşkusuz telafi çalışmasında işçiye çalışması karşılığı normal ücreti ödenir.
İş güvenliğinde cezalara dikkat!
İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası ile işyerlerine bazı yükümlülükler getirilmişti. Diğer işyerlerinde daha önce başlayan iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi çalıştırma zorunluluğu 50 kişiden az çalışanı olan az tehlikeli sınıftaki işyerlerinde de 1 Temmuz 2016 sonrasında başlayacak.
Ancak özellikle 10 kişiden az işçisi olan küçük işletmelerin bu yükümlülüklerin yerine getirilmesinde sıkıntı yaşanmaması için 2014 yılında 6552 sayılı Kanunla yapılan değişiklik sonrasında 9 kişi ve daha az çalışanı bulunan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyeri işverenleri veya işveren vekili tarafından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından ilan edilen eğitimleri tamamlaması şartı ile İşyeri Hekimi ve İş Güvenliği Uzmanı tarafından verilecek hizmetleri verme hakkı getirilmişti. Bu işverenler ‘işe giriş, periyodik muayeneler ve tetkikleri’ yapamayacaktır. Ayrıca, 9 kişi ve daha az çalışan bulunup bulunmadığını tespit ederken çırak ve stajyerler çalışan sayısına dâhil edilmeyecektir.
Kanunda yapılan düzenleme ile bu işyeri sahipleri Anadolu Üniversitesi’nden e-sertifika alarak, kendi işyerlerinde bu hizmeti verebilecek. Ancak sertifika programına yeni başvuracak olan kişiler, sertifikalarını en erken 2017 yılının Şubat ayında alabilecek. Eğer bu işletmeler iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi bulundurmadıkları takdirde işyeri başına aylık 6.511 TL idari para cezası idari para cezasıyla karşı karşıya kalacaklar.
Yukarıda yer alan idari para cezaları, aykırılığın devam ettiği her ay için uygulanacaktır. 10-49 kişi arasında çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işletmeler de, 1 Temmuz 2016 itibariyle iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi bulundurmak zorunda olacak olup, bu yükümlülüğe aykırılık halinde işyerlerini tehlike sınıfı ve çalışan sayısına göre 6.511 TL’den 19.553 TL’ye kadar her ay için idari para cezası riski beklemektedir.
Özellikle iş güvenliği hizmetlerinin çok şubeli işyerlerinde çok sayıda OSGB ile yürütülmesi büyük sorunlara yol açacak.
Devletin iş güvenliği hizmetlerinin yaygınlaşmasını ve hizmet standardını yükseltebilmesi için mutlaka OSGB’lerin tüm Türkiye’de hizmet verebilmesinin önü açılmalı ve beş yılda bir alınan yetki belgesi vize ücreti kaldırılmalıdır. Az tehlikeli işyerlerinde çalışanlara e-eğitim/uzaktan iş sağlığı ve güvenliği eğitimi imkanı tanınmalıdır.
İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri Yönetmeliği’nin 13. maddesine göre OSGB’ler, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin tamamını veya bir kısmını başka bir kişi veya kuruma devredemezler. Bu maddeye göre OSGB’ler arasında (her sektörde var olan ve esasında olması da gereken) yardımlaşma ve destek yasaklanmıştır. OSGB’ler iş güvenliğine ilişkin birikim ve tecrübelerini diğer kurumlara aktarabilmeli, yardımlaşmalıdır.
Ayrıca İSG-Katip sisteminde işveren onayını sağlamaya yönelik kullanıcı olarak bankalar, mağazalar, marketler gibi Türkiye genelinde çok şubeli kurumlarda genel müdürlüğün veya işletme merkezinin e-bildirge yetkilisine tüm şubelerin de e-bildirge yetkisi açılması sorunları azaltacaktır.