Farklı galibiyet aldatmasın. Galatasaray, Hamza’nın tercihlerine kurban gidecek sonunda. Podolski’yi kanatlara hapsediyor. Sneijder’i serbest bırakmayıp, Podolski’nin gibi bir mevkiye mahkum ediyor. Umut’u oynatıyor; Yasin’i oturtuyor. “Daha forma girmedim” diye bas bas bağıran Melo’yu sahaya sürerken, geçen haftanın en yüksek pas yüzdesine sahip ismi Rodriguez’i sahaya sürmüyor.
Bu kısacık özet bile Hamza’nın bir akıl tutulması yaşadığının kanıtları olabilir.
Teknik direktör kendi bindiği dalı niye keser? Galatasaray’ın, elindeki kadroya göre sahaya nasıl dizileceği belli. Ligin ilk 3 maçında Hamza sürekli kadroyla oynadı. Hiçbir tercihi doğru değil. Bunu anlamak için teknik direktör olmaya gerek yok, sıradan bir taraftar bile söyleyebilir.
Yıllardır maçların son 15 dakikasında sahaya giren Umut sürekli ilk onbirde oynatılıyor. Ve aynı anda Milli Takım’a seçiliyor. Herhalde Umut’un milli maçlar için hazır olmasını istiyor Fatih Hoca... Hamza da velinimetini kıracak değil ya! Tabi bütün bunlar Galatasaray’a zarar veriyor ama olsun versin!
Sahanın en iyisi Carole’ün kırmızı kartla oyun dışı kalması, büyük hataydı. Fırat Aydınus’un gösterdiği ikinci değil, birinci sarı kart yanlıştı. Çünkü birinci sarı kart öncesi, Carole’a faul yapılmıştı. Ama hakem bunu görmezden geldi.
Galatasaray’ın uzun süredir forma giymeyen stoperi Semih, dün sakatlanan Chedjou’nun yerine oyuna girdi. Girdikten hemen sonra, yıllardır sahalarımızda görülen en ilginç golü attı. Topa ayağı ya da kafasıyla değil; kalçasıyla vurdu! Böylece Galatasaray 2-1 öne geçti.
Sürekli olarak yanlış yerde oynatılan Sneijder, şanssızlığını kırdı ve bu sezonki ilk gollerini yine harika şutlarla attı ve sözleşmesini yenilemeyen yönetime mesaj gönderdi.
Galatasaray, Konya’dan 4 gol ve 3 puanla dönüyor ama... Hamza’nın kafası karışık olduğu sürece, Galatasaray daha çok zorlanır. Bir an önce kendine gelip kafasını toparlaması gerek.