Beynin ön bölgesinin kimyasal dengesinin bozulması sonrasında oluşan depresyon, tedavi edilmezse ileriki yaşlarda ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Bu rahatsızlıklar direkt beyni ve hafızayı etkliyor.
Depresyon beynin ön bölgesinin kimyasal dengesinin bozulması sonrasında oluşan bir tablodur. Bu bölge yönetsel fonksiyonlardan sorumludur. Yönetsel fonksiyonlar planlama, programlama, problem çözme, anlama, kavrama, dikkat-konsantrasyon, bellek, organize olma, motivasyon, bir işe başlayabilme gibi fonksiyonlardan oluşur. Depresyonda kişinin ruhsal performansı gibi zihinsel performansı da düşer. Özellikle dikkat ve bellek çok etkilenir. Buna bağlı olarak da diğer işlevlerde bozukluklar baş gösterir.
Tahribatın geri dönüşü yok
Serotonin, noradrenalin hormonlarının azalması depresyonda beyin hücrelerinin performansları düşürüyor. Bu düşmeden bellek hücreleri de nasibini alıyor. Hipokampus adını verdiğimiz beyin bölgesi bellek kayıtlarının saklandığı bölgedir. Bu bölgenin erimesi geri dönüşümsüz bir unutkanlık tablosuna sebep olur. Alzheimer tipi demansta en çok etkilenen bölge bu bölgesidir. Yapılan beyin görüntüleme araştırmalarında depresyonlu bireylerde hipokampus bölgesinin hacminde azalma olduğu tespit edilmiştir. Bu azalma geçicidir. Depresyon tedavi edildiğinde eski hale dönüş söz konusu olmaktadır. Bu bilgiye dayanarak şunu söylemek mümkün: Depresyon tedavi edilmediği taktirde kalıcı bir unutkanlığa hatta demansa zemin hazırlayabiliyor. Nitekim 50’li yaşlardan sonra depresyona giren bireylerde, tedavi olunmadığı taktirde alzheimer demans riski yüde 33 artmaktadır. Depresyonlu bireylerde unutkanlık ön plandaysa ve şiddetliyse mutlaka nöro-psikolojik testlerle hafıza değerlendirilmeli ve gerekirse tedaviye belleği güçlendiren ilaçlar eklenmelidir.
Ruhsal sorunların nedeni
Dikkat zayıflayınca beynin zihinsel performansı düşer. Dikkati zayıflayan yönetsel işlevlerde düşüklük söz konusu olur. Motivasyon, istek, ilgi ve bir işe başlama enerjisi gibi ruhsal işlevler de zayıflar. Yani hem dikkatte azalma ruhsal sorunlara zemin hazırlar, dikkat performansını düşürür. Yani dikkatle beynin ruhsal ve zihinsel işlevleri arasında birebir bir ilişki vardır.