“Acaba nasıl beslenirsem sağlıklı ve uzun bir yaşam sürerim?” Yazılı-görsel basın, sosyal medya ve internette bu konuda yer alan haberler hiç şüphesiz milyonlarca insanın ilgisini çekiyor. Bir kısım kişiler tarafından, doğruluğu sorgulanmadan, uygulanmaya çalışılıyor. Öyle ya, söyleyenler uzman! Ne uzmanı oldukları ya da önerilerin ne derecede bilimsel kanıtlara dayandığı önemli değil!
İlgi çeken bu tip haberlerin başlıklarını dikkate alarak ‘Sağlıklı beslenme ve yaşam’ tüyolarını artık ele geçirdim. Belki de bunlar ‘Ölümsüzlük’ sırları, kim bilir? Lokman hekim boşuna üzülmüş ölümsüzlük sırlarını Ceyhan Nehri’ne düşürüp kaybettiği için. Nasıl besleneceksiniz, işte liste:
- Sabah: 8-10 rafadan yumurta, tereyağlı siyah çay eşliğinde ekmeksiz yenilecek.
- Öğlen: Eti alıp, kırmızı etleri ayıklayıp atacaksınız. Kuyruk yağlarını tavada ceviz sosu eşliğinde pişireceksiniz. Yine ekmek yok.
- Akşam: Bir bardak sızma zeytin yağı içilecek. Bol tereyağı içerisinde bol yumurtalı omlet yapılacak. Yemeklere bolca kaya tuzu atmayı unutmayın. Yine ekmek yok. Nasıl güzel lezzetli bir diyet, değil mi?
Okuduklarınızın doğru olduğuna emin misiniz?
Güzel haber, ben bilimsel desteği de buldum! Bu haberler, farklı yıllarda ünlü ‘Time’ dergisinin kapaklarında yer almış. ‘Time’ dergisinin ben bilim ve sağlık dergisi olduğunu bilmiyordum, ama olsun.
Dergide ünlü tıp dergisi ‘Annals of Internal Medicine’de yer alan bir yorum çalışması ve İsveç’te bir sağlık komisyonunun yağ tüketimi ile kalp krizi ve kolesterol arasında bir ilişki bulunmadığına yönelik raporundan alıntılar yapılarak doymuş yağ tüketmenin kalp hastalıkları ile ilgili bir ilişkisi bulunmadığı görüşüne yer veriliyordu. Yukarıdaki dergi 10 yıl kadar önce de “Vitaminler Etkisiz” şeklin bir makale yayımlamıştı. Bu haber bizim basında da geniş yer almıştı. Ancak orijinal makaleyi okuyunca, aslında vitaminlerin menopozlu kadınlarda şikayetleri hafifletmediği şeklinde bir sonuç yer alıyordu. Vitaminlerin zaten menopozda yararlı olduğu konusunda bir çalışmaya rastlamamıştım.
Sanırım, bütün sorun araştırmaların sonuçlarına dar açıdan bakılması. Her insan metabolizmasının farklı olduğunun göz önüne alınmaması. İnsanları maalesef, benzinle, mazotla ve likit gazla işleyenler gibi 3-4 gruba ayıramıyoruz. Bir insanın sağlıklı olup olmamasında o kadar çok iç ve dış etken rol oynuyor ki, kontrol edebilmek mümkün değil; kalıtsal özellikler, yaşam şekli, beslenme şekli ve daha birçoğu...
Bir toplantıda tanıştığım akademisyen hekime TV programcısı dostunun söyledikleri ibret verici: “İnsanlar aykırı şeyler duymaktan hoşlanıyor, sen TV’ye çıksan söyleyeceğin bilimsel bilgiler kimsenin ilgisini çekmez!”
Time dergisi vaktiyle hiçbir bilimsel dayanağı olmayan skandal beslenme reçeteleri yayımlamıştı.