Mancini, çok değişik bir kadro ile sahaya sürdü Galatasaray’ı. Drogba’nın olmaması, en hafifinden şaşırtıcıydı. Sivasspor, iyi bir orta sahaya ve hücum hattına sahip. Ancak savunması vasatın üstüne çıkamıyor. Bu tür savunmalar Drogba gibi bir golcü için biçilmiş kaftandır. Ama Mancini, Real Madrid maçından umutlu olmalı ki; nasıl Sneijder’i sahaya sürmüyorsa, Drogba’yı da kulübeye çekti.
Maçın ilk yarısında Galatasaray iki defa geldi Sivas kalesine, ikisinde de gol buldu. Sivas ise sayısız kez yüklendi sarı-kırmızılı kaleye; sadece bir gol atabildi.
Galatasaray’ın ilk 45 dakikada sergilediği durgun oyunun hiçbir mantığı yok. Derken; Mancini “Futbolcu milletine kenardan bağırıp çağırmak, motive etmek” gerekir lafını hatırladı ki; çizgiye kadar geldi, hem bağırdı hem de elini-kolunu salladı.
Devre arasında da gerekeni söylemiş olmalı ki; takım ikinci yarıya çok daha iyi başladı. Burak’ın şutu Galatasaray’ın direkte patlayan üçüncü gol girişimiydi.
Takımın en iyisi, sahada basmadık yer bırakmayan Selçuk’tu. Melo da çok güzel paslar attı forvete. Galatasaray, 2. yarı nasıl oynaması gerektiğini hatırlamış olmalı ki; sürekli Sivas’ın üzerine gitti, bu kez atakları savuşturmak Sivas savunmasına düştü.
Bu maç, Galatasaray’a şampiyonlukta iddiası olan bir takımın nasıl oynaması gerektiğini gösterdi. Özellikle de ikinci yarıdaki oyunuyla. Ancak şanssızlık ve beceriksizlik, Sarı-Kırmızılılar’ın yakasından bir türlü düşmek bilmiyor. Drogba’nın takımı rahatlatıp galibiyeti perçinleyecek golü atamaması, beceriksizliğin bir örneği.
Hakemin elinden maç boyunca kartlar düşmedi. Maçın hemen başında Eboue’ye yapılan bariz penaltıyı görmezken; ilerleyen dakikalarda ikili mücadelelere bile kart gösterdi. Sonunda Galatasaray’dan bir, Sivas’tan da üç oyuncu atıldı.
Ancak Sivas sert oynayan, top geçer adam geçmez kuralını uygulayan bir yapıya sahip. Bazen bu yapının sonucu oynadığı maçları 11 kişiyle tamamlayamıyor.
Galatasaray, ligin en formda takımı Sivasspor’u çok zor da olsa yenmeyi başardı. Ancak ilk yarıdaki oyunuyla gelecek için pek fazla umut vermedi.