Hakikaten aynen böyle buyurmuştu Hanefi Avcı için. Hanefi Avcı tutuklandıktan on iki gün sonra ‘Herkül’ isimli internet sitesinden her ne kadar isim vermese de ‘Son günlerde emniyet teşkilatından birisinin ‘falan yerde kadrolaşma’ gibi çok yakışıksız iddiaları oldu” sözlerinden Fethullah Gülen’in kimi kastettiği bal gibi ortadaydı.
Ama anlaşılmayan bir husus vardı. O da şuydu: Daha düne kadar Zaman Gazetesi’nin yerlere göklere sığdıramadığı, ‘kirli dönemleri aydınlatan cesur adam’, ‘demokrat, darbe karşıtı’, ‘namuslu kanun adamı’, hatta ‘namuslu insanlarda bile çok az rastlanan bir meziyete’ ve ‘yerinde duramayan bir zekaya’ sahip bir kişi olarak emniyet camiasına ‘rol model’ olarak önerdiği Hanefi Avcı’nın bu kez Ergenekoncu olarak karşımıza çıkartılmasıydı. (İsnat edilen kırk suç hariç)...
Yedik mi, evet maalesef yedik.
Ve Fethullah Gülen ‘Bamteli’nden (Biz vaaz veriyor sanıyorduk orası işaret çakma ve operasyon yeriymiş meğer) Hanefi Avcı’yı dua fortmatlı şu sözlerle tabuta koyuyordu:
“Allah taksiratını affetsin. Yolu cehenneme düşmesin, sükut ettirmesin Allah. Hiç kimse için böyle bir akıbeti dilemem.”
***
Biz önce bunun bir dua olduğunu zannetmiştik. Ancak anlayamamıştık ‘ölenlerin arkasından’ yapılan bir duanın neden ‘yaşayan bir insan için’ yapıldığını... Akıbeti ağır oldu Avcı’nın. Hakkında 50 yıl hüküm kesilince anlaşıldı ‘taksirat affı’nın ne olduğu!
Bizler için de ‘Allah taksiratlarını affetsin!” demiş midir? Sanmıyorum. Böylesi bir duaya, temenniye dahi lüzum hissetmemiştir.
Bizler için derken... 17 ve 25 Aralık darbe girişiminin emniyet ayağının aktörlerinden, dönemin İstanbul Mali Şube Müdürü Yakup Saygılı tarafından hazırlanan, 75 sayfalık bir ‘suç duyurusu’ şeklinde ortaya çıkan ‘infaz edilecek isimler” listesinden bahsediyorum. Ekrem Dumanlı “18 Aralık hukuka darbe örgütü’nden şikâyetçi oldu” başlığıyla infaz edilecek isimleri gazetesinden hedef göstererek resmen ‘İşte infaz edilecek isimler, hayırlı olsun” dedi militanlarına.
Saygılı’ya göre örgüt kurmuşuz! Örgütümüzün adı ‘18 Aralık Hukuka Darbe Örgütü’ymüş! Ve Saygılı bizlerden şikayetçiymiş!
Yanlış duymadınız ‘hukuka darbe’ örgütü! Örgüt liderimiz İçişleri Bakanı Efkan Ala’ymış! Bizler de İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, İstanbul Emniyet Müdürü Selami Altınok, İl Emniyet Müdür Yardımcısı Selami Yıldız, Mali Şube Müdürü Hakan Sıralı, Müdür Yardımcısı Arzum Nazman, Mali Şube’de Başkomiser Hakan Korkmaz, polis memuru Caner Metiner, polis başmüfettişleri Erhan Gülveren, Kenan Aydoğan, Ercümet Özbeyli, Cemil Zafer, Refik Felek, Nevzat Yazıcı, İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, eski İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Oktay Erdoğan, savcılar İsmail Uçar, İrfan Fidan, Fuzuli Aydoğdu, Mehmet Akdeniz, Kozmik Çalışma Grubu (KÇG), Sabah Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Erdal Şafak, Takvim Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ergün Diler, Yeni Şafak Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İbrahim Karagül, Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Karaalioğlu, Akşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Ocaktan, Güneş Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Murat Kelkitlioğlu, Yeni Akit Genel Yayın Koordinatörü Hasan Karakaya, gazeteci-yazarlar Abdulkadir Selvi, Elif Çakır, Halime Kökçe, Nihal Bengisu Karaca, Hilal Kaplan, Ferit Zengin, eski AB Bakanı Özel Kalem Müdürü İbrahim Bayram.”
Suç duyurusu dosyası sağlam hazırlanmış! Yani şöyle söyleyeyim, TCK’nın tüm maddeleri yerlerini almışlar dosyada! TCK, 220, 281, 257, 267, 205, 206, 204, 283, 288... Yakup Saygılı bulsa meşrebince bir savcıyı bir de hakimi 50 yılla açılış yapacaklar anlayacağınız.
Olur ya buradan yırtma durumumuz olursa da Anayasayı ihlalden TCK 309. Maddeyle suçlanmışız. Ağırlaştırılmış müebbet demek! Bildiğiniz infaz! Hatta bana nasıl bir öfke duyuyorlarsa, adımı iki kere yazmışlar!
Bu liste ne zaman ortaya çıktı? Gülen’in ‘Bamteli’nden cemaat mensuplarına yönelik olarak yaptığı “Sakın dağılmayın, enerjinizi toplayın, biz bir yola girdik, bazen Firavunlar zulmeder, bazen Nemrutlar, bazen kefere yapar, bazen münafıklar. Onlar bir milyona iki milyona satılmış insanlar” seslenişten bir buçuk ay sonra!
***
Yakup Saygılı’nın yaptığı bu suç duyurusu ne anlama geliyor? Bir suç duyurusu mudur, sadece?
Güneş Gazetesi’nden Murat Kelkitlioğlu yazdı listenin ne anlama geldiğini:
“İşte bizimle uğraşan kişiler bunlar. Her türlü saldırı bu saatten sonra serbest. Özel hayat, belden yukarı veya aşağı, yalan yanlış ne olursa olsun bu isimlerle ilgili bilgi toplayıp kamuoyuna yayacaksınız. Dinleme, fotoğraf, şantaj her şey serbest. Siyasi ve hukuki olarak ne yapılması gerekiyorsa yapılacak.”
Bildiğiniz ‘saldırın’ listesidir. Nitekim internet sitelerinde ve sosyal medyada listede yer alan isimlere yönelik olarak itibarsızlaştırma operasyonu başladı bile.
Anlayacağınız Fethullah Gülen hakkımızda “Allah taksiratlarını affetsin” buyurup örgütüne bir kez daha hedef göstermiş!
Gülen’e göre esasen her türlü hakareti hak eden bizler, 17 Aralık’tan bu yana ahlaksızca saldırılara zaten maruz kalıyorduk. Şimdi bu saldırılara yeni infaz listesiyle birlikte ‘Beklenen Devrimci’ ve benzer trol hesaplarla ‘bindiğim arabaya kaza geçirtmek’ ve ‘insan oluncaya kadar işkence edilmek’ tehditleri eklendi.