Galatasaray’da Hamza Hamzaoğlu’nun kötü bir şekilde yollanmasından sonra koltuğa Mustafa Denizli oturdu. Hoca değişikliği ilk 8 hafta çok büyük etki eder. Nitekim Kasımpaşa maçında ilk 10 dakika ortada bir oyun varken, 13. dakikada Sneijder soldan arka direğe ortasını yaptı. Podolski kafayla topu çok kaliteli şekilde Burak’la buluşturdu. Burak da tek vuruşla golünü yaptı. İşin garip tarafı Prandelli kovulduğunda Burak her golden sonra Hamza hocaya koşardı, bu sefer de Mustafa hocaya koştu.
İlk 45 dakika temposu düşük, geriye yaslanan, kontraatakla gol arayan bir görüntüsü vardı Galatasaray’ın.. Kötü oynarken golü bulmasına rağmen Kasımpaşa dirençli, kendine güvenen ve her haliyle “gol atabilirim” izlenimi veren bir takımdı.
Nitekim Kasımpaşa atağında Muslera’yı geçen topu Donk kaleye gönderdi. Üst direğe çarpıp yerden seken topu Halis Özkahya ve ekibi gol olarak değerlendirmeyerek sınıfta kaldılar. Çizgi hakemi Alper Ulusoy bu topu görmeyecek de neyi görecek? Zaten bu dakikadan sonra oyunun tek hakimi Kasımpaşa’ydı. 33’de Eren’in şutu savunmadan sekti. Hakan Arslan pozisyonu iyi takip etti ve beraberlik golünü attı. Galatasaray 30’dan sonra oyundan tamamen düştü. Atak yapmakta etkisiz kaldı. Kendi alanına çekilip baskıyı kabullenirken, kontraatak yapacak gücü bile yoktu...
İkinci yarıya Mustafa hoca Emre’nin etkisiz oyununu görüp Rodriguez ile değiştirdi. Galatasaray’ın ender ataklarından birinde Chedjou topu kale ağzına ortaladı, Hakan Balta dokundu ve takımını 2-1 öne geçirdi.
Bu golden sonra da Galatasaray kendi yarı alanına çekilirken, topu 3. bölgede tutmakta zorlandı.. Oyunun hakimi Kasımpaşa’ydı. Eren’in Scarione’ye al da at pası gol olsa skor Kasımpaşa lehine çok farklı olurdu. 76’da Kasımpaşa beraberliği Titi ile bulurken yine üçüncü golü arayan taraf Kasımpaşa’ydı..