"Gazze Filosu"na müdahalesini dâir ilk yorumunda İsrail'in kendi kuracağı bir komisyonla araştıracağını duyurması üzerine dönemin Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun 10 Haziran 2010'da Lübnan, Suriye, Ürdün ve Filistin Dışişleri Bakanları ile yaptığı basın toplantısında bunun kabul edilemeyeceğini, uluslararası bir araştırma komisyonu kurulması yönündeki Birleşmiş Milletler (BM) kararını hatırlatarak vurgulamıştır. İsrail ordusu içinde gerçekleştirilen iç soruşturma, 20 Haziran 2010 tarihinde tamamlanmış hazırlanan raporda da Sky Winds 7 (Gökyüzü Kanatları 7) adlı operasyonu gerçekleştiren birliğin yeterince hazırlıklı olmadığı, yeterli istihbarata sahip olunmadığı ve Türk bayraklı gemilere müdahalede komando birliklerinin gerektiği gibi kullanılmadığı belirtilmektedir.
Diğer taraftan BM Genel Sekreteri, 21 Haziran 2010 tarihinde İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak ile görüşmesi sonrasında, BM'nin "Gazze Filosu‟na müdahalenin uluslararası bir komisyon tarafından soruşturulması teklifinin rafta değil, hala masada olduğunu, İsrail'in buna ne evet ne de hayır dediğini belirtmesi; İsrail'in bu konuda uluslararası kamuoyundan aldığı tepkinin sonucu olarak değerlendirilebilir.
Bu gelişmelerle birlikte İsrail resmî kaynaklarından Gazze'ye yönelik ambargonun hafifletilmesi, farklı yollarla sürdürülmesi yönündeki açıklamalar gelmektedir. Bu gelişmede, uluslararası toplumun son olay nedeniyle dikkatinin buraya yöneltilmesi ve İsrail üzerinde yapılan baskının etkisi vardır, ki HAMAS liderlerinin o dönemdeki mülakatlarında sıklıkla bu iki konuya, yani uluslararası toplumun bu sorunla ilgilenmesi ve artık Filistin'e değil İsrail'e baskı yapılması gerektiği yönde açıklamaları olduğunu görmüş; bu yönde çalışmaların yürütülmesi beklentisini ifade ederek Hamas'ın sessizliğini bununla ilişkilendirmiştir.
Yapılan açıklamalarda, BM'nin 18605 sayılı kararına aykırı olarak süren Gazze ambargosunun kaldırılması çağrısı da amaca ulaşma yönünde bir gelişme olarak değerlendirilebilir. 8 Ocak 2009 tarihli kararda BM Güvenlik Konseyi, İsrail ordusunun Gazze Şeridi'ne düzenlediği "Dökme Kurşun Operasyonu" sonrasında, bir an önce kalıcı bir ateşkesin tesis edilmesi gerektiğini vurgularken İsrail askerlerinin tamamının Gazze'yi terk etmesi talimatını vermiş; tıbbî yardım organizasyonlarının Gazze'ye girişine müsaade edilmesini ve yasadışı silâh trafiğinin de durdurulmasını istemiştir. "Gazze Filosu"na müdahale sonrasında Gazze'ye yardım gemisi göndermesi hususunda İran'ın da gemi göndermesi ve bu yardım gemilerinin Devrim Muhafızları eşliğinde yol alması yönünde plânları olduğunu açıklamıştır.