Avrupa’nın kendi küçük, futbolu büyük bu ülkesi sadece gruptan çıkmakla kalmayacak, finale doğru yürüyecektir...
Yalnız Belçika’nın finale çıkabilmesi için Hazard, Lukaku ve Fellaini gibi yıldızlarının kendi kapasitelerini aşması şart.
Belçika sadece grubun değil turnuvanın da favorileri arasında. Belçika’nın 2014 Dünya Kupasında yarı finale çıkacağını kimse aklına dahi getirmemişti. Ancak Eden Hazard ve Romelu Lukaku’nun müthiş oyunuyla Belçika, Arjantin’le karşı karşıya gelinceye kadar herkese parmak ısırtmıştı. Belçika bugünlere Hollanda’yla ortaklaşa düzenledikleri EURO 2000 sonrasında başlattıkları çalışmalar sonucu geldi. Alt yapıdan başlayıp bütün lig takımlarını kapsayan bu yapılanma meyvelerini vermeye başladı. Şu anda FIFA sıralamasında Almanya’yla birlikte ilk beşteki 2 Avrupa takımından biri olan Belçika 2. sırada. EURO 2016 ön elemelerini sadece 1 kez yenilerek tamamlayan Belçika oynadığı diğer 10 maçın 7 sinden galip ayrıldı. Ne var ki, önemli futbolcularından bir çoğunun kulüp takımlarında sergiledikleri futbol, 2 yıla oranla pek de iyi sayılmaz. Ancak Kırmızı Şeytanlar’ın Eden Hazard, Lukaku dışında Benteke, Witsel, Fellaini gibi yıldız oyuncuları var. E Grubu’nu birinci, en kötü ihtimalle 2. bitirerek üst turlara çıkmaları pek zor olmayacak. Ancak şampiyon olmaları için Hazard’ın çok iyi oynaması gerekiyor. Yarı final hayal değil, finali de zorlayacaklardır.
İrlanda’nın şansı az
İrlanda grup elemelerinde, hele de ilk 3 maçta başarılıydı. 7 puan çıkardı. Deplasmanda Almanya 1-1 berabere kaldı, grubu 3. bitirip play-off’ta Bosna’yı saf dışı bıraktı ve Fransa biletini kaptı. En önemli oyuncuları Coleman ve James McCarthy. Forvette Robbie Keane. İrlanda bu grupta İtalya’yla başa baş oynasa da Belçika ve İsveç karşısında pek şanslı görünmüyor...
İtalyan futbolu dibe vurdu!
Conte ile biraz olsun bellerini doğrulttular ama Euro 2016’da Belçika ve İsveç’i sollayacak güçte değiller.
İtalyan futbolunun 2006 Dünya Kupası’ndan sonra düşüşe başladığını söylemek konuya yüzeysel bakmak anlamına gelir. Milan ve Inter’in iflasa yakın duruma gelmeleri dünya piyasasından nitelikli, yıldız futbolcu alamamalarına neden oldu. Berlusconi’nin sahibi olduğu AC Milan’la ilgilenememesi ve mahkeme kararları doğrultusunda off-shore hesaplardan kulübe para aktaramaması sonucu Milan çok kötü günler yaşadı. Inter’se girdiği parasal bunalımdan henüz kurtulabilmiş değil. İtalya, Euro 2012’de son bir gayretle ayağa kalktı, finale kadar çıktıysa da İspanya’ya yenildi. Ardından 2014 Dünya Kupası’nda gruptan çıkamayan İtalya, Euro 2016 elemelerinde Antonio Conte’yle şöyle bir belini doğrulttu. Conte takıma 3-5-2 düzenini oturttu; geri üçlüyü Astori, Bonucci ve Rannochia’yla kurguladı, Azerbeycan’ı 3-0 yendi ancak Malta karşısında döküldü güçlükle 1-0 kazanabildi. Euro 2016 finallerinde, İtalya’nın başarılı olacağını söylemek çok zor. Çünkü savunması sağlam, hücumda yıldız düzenine dayalı bir takımları yok. Fanatik İtalya taraftarı değilseniz Belçika ve İsveç’in ardından İrlanda’yla 3.’lük için çekişeceğini söyleyebilirsiniz.
İsveç’e İbra tur atlattırır
İbrahimoviç olmasa İsveç’ten bugün kimse söz etmeyecekti. Çünkü büyük bir ihtimalle Fransa’ya gelemeyeceklerdi! İbrahimoviç’siz İsveç, Mart sonunda, Antalya’da Türk Milli Takımı’na karşı 33 bin seyirci önünde oynadığı maçı 2-1 kaybetti. Bu maçı izleyenler, İbra’sız İsveç’in sıradan bir takım olduğunu anlamıştır. İbra 35 yaşında ve bu katılacağı son büyük turnuva.Grup maçlarında İsveç, Rusya ve Avusturya dışındaki tüm maçlarını alarak 18 puana ulaştı. Eğer Berg İbra’ya ayak uydurur, Guidetti formda olur, Emir Kujovic kendilerinden beklenen futbolu sergilerse İtalya’yı sahadan sileler ama Belçika karşısında işleri çok zor..