Tabelasına bakarsanız Makedonya’da bir şehir.
O şehrin yüzündeki çizgilere bakarsanız ilkin Roma İmparatorluğunun izleri. Sonrası Orta çağ, ve Bulgarya yılları... Sonra Doğu Roma İmparatorluğu ve nihayet 1385'de Osmanlı İmparatorluğu.
Tam 575 yıllık bir Osmanlı şehri Resne.
Bir başka Makedonya şehri olan Manastır’a 30 kilometre mesafede. Evet, doğru hatırladınız. Atatürk’ün hayat hikayesinde okuduğu okullardan biri olan Manastır Askeri İdadisi’nin olduğu şehir.
Resne’nin yüksekliği 885 metre. Havası soğuk, rüzgarı keskin. 2002 sayımlarına göre toplam nüfusu 16.825. Etnik dağılımı ise şöyle: Makedonlar 12.798; Türkler 1.797; Arnavutlar 1.536 ve diğerleri…
2001’lerin hemen başında 25 bin Türk’ün evini yaktı Makedonlar, bu bir “Gidin buradan” mesajıydı. Bazıları bu mesajı aldı, gençler göçüp gittiler Avustralya’ya, Amerika’ya, Danimarka’ya, İsveç’e.
Türkler, 2002’ye kadar soranlara “Türküz” demeden önce iki kez düşünürlerdi. Türk oldukları için itilmemek için. “Bugün gururla söylüyoruz Türk olduğumuzu” diyorlar hiç düşünmeden.
Resne’de, Manastır’da, Üsküp’te gezerken hala bir Osmanlı vilayetinde dolaşıyormuş hissi çevreliyor sizi. Kiminle konuşsam görüyorum ki Osmanlı deyince burunları sızlıyor, Türkiye deyince gözleri ışıldıyor.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, geçtiğimiz Aralık ayında “Türkçe Bayramı” sırasında oradaki Türklere bir hediye sözü vermiş. Birkaç hafta önce 1 ay önce bu hediyeler dağıtılmış. Hediye paketinin içinde Türkçe mealli Kur'an-ı Kerim, Türkiye ve Makedonya bayrakları, Türkçe sözlük ve Türk kültürünü anlatan boyama setleri var. Toplam 30 bin hediye paketi, TİKA ile Makedonya Türk Sivil Teşkilatları Birliği (MATÜSİTEB) işbirliğinde dağıtılmış Makedonya'da yaşayan Türklere.
Bu hediyelerin anlamını İstanbul’da, Ankara’da, Trabzon’da, Adana’da yaşarken anlamak çok zor. Gözlerinin ta içine bakmak gerekiyor. Orada, Almanya’daki dayınızın yılda bir gelirken getirdiği çikolatalara sevinen çocukluğunuzla karşılaşıyorsunuz, öyle bir mutluluk işte…
* * * * *
Dört gündür Resne / Makedonya’dayım.
Dün gece, iftar sonrası…
Resne’nin meydanında tanıdık sesler duyunca o tarafa yöneldim.
Bir kalabalık, bir ışık, tanıdık bir ezgi.
300’e yakın Resne’li meydanda plastik sandalyelerde oturmuşlar, kimi Türk, kimi Arnavut, kimi Makedon. Sahnede bir TIR, kırmızıya boyalı. Dorsesi açıldığında koca bir sahneye dönüşmüş.
Sahnede Karagöz-Hacivat gösterisi, meddah, şiirler, ezgiler. Bir an durdum, düşündüm; Sultanahmet Meydanında mıydım?
Hayır, başkent Üsküp’e karayoluyla 3 saat mesafede, havaalanı olmayan, en yakın havaalanına 2.5 saat mesafede 2000 Türk’ün yaşadığı 15.000 kişilik bir kasabadaydım.
Kırmızı TIR’ın üzerinde TİKA yazıyordu.
Yani Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlığı’na bağlı “Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı”.
Basit bir hesap yaptım sonra, Makedonya’da 84 şehir var ve Resne bunlardan sadece biri. Balkanlarda 11 ülke daha var.
Hiçbirini haberlerde görmediğimiz, sessiz ve derinden hummalı bir çalışma sürdürülüyor. Dostlar alışverişte görsün diye değil, o topraklardan, oradaki insanlarımızdan mesulüz diye. Bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak duyduğum gururu anlatamam. Emeği geçen herkesin ellerine, yüreğine sağlık.
Osmanlı medeniyetinin Cezayir, Tunus, Fas, Moritanya, Senegal ve diğer birçok ülkeyi sömüren, zorla Fransızlaştıran Fransa’dan, Hindistan’ı, Pakistan’ı, Güney Afrika’yı zorla İngilizleştiren İngiltere’den farkının ne büyük olduğunu anlıyor insan gördükçe.
O farktan dolayıdır ki, 575 yıl Osmanlı toprağı olarak kalmış bir coğrafyanın hala “Osmanlı” deyince, “Türkiye” deyince gözleri ışıldıyor.
Bu arada bir notum var “Yeni Osmanlı”dan öcü gibi korkan, gelmesini asla istemeyen Cumhuriyetçi, Atatürkçü dostlara. Yeni Osmanlı sizin hep savunduğunuz ama icraata gelince pek bir yol kat edemediğiniz değerlere de gözü gibi bakıyor. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 1899'de mezun olduğu Manastır Askeri İdadisi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatıyla TİKA tarafından aslına uygun olarak restore edildi. Binada daha önce açılan ancak zamanla kullanılamaz hale gelen "Atatürk anı odası" da Londra’daki bir müzeyi aratmayacak güzellikte yenilendi.
Dört günde Balkanlar’da ne gördün diyenlere cevabım; Türkiye’de 2001 sonrası yakılan meşale Türklerin olduğu tüm coğrafyaları aydınlatmaya başlamış. Bir devlet olarak, bir tabela olarak değil ama bir kültür, bir medeniyet ve bir ruh olarak Osmanlı yeniden kurulmuş. Haritamız çoktan manevi olarak genişlemiş. Yeni Osmanlı, yeni coğrafyasına hizmet bile başlamış. Hayırlı olsun!
Son not: HDP İzmir Milletvekili Ertuğrul Kürkçü’nün, Yunanistan'ın 1,6 milyar Avroluk borcunu Türkiye'nin üstlenmesine yönelik talebi de aslında Yeni Osmanlı’yı herkesin bildiğinin göstergesidir. Zira bu gibi bir yardımın Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir örneği yok iken Osmanlı tarihi komşu devletlere yapılan yardımlarla, zorda kalan devletlere uzattığı dost elleriyle doludur. Muhalefet partilerine bile bu denli özgüvenli konuşma imkanı veren Yeni Osmanlı, Türkiye’nin her bir ferdine, dünyanın da haksızlığa mahkum edilen bütün insanlarına hayırlı olsun!