Köfte Yağmuru (Cloudy with a chance of meatballs) filmini hatırlar mısınız? Laboratuvar ortamında hazırlanan yiyeceklerin atmosferdeki bileşenlerle yiyecek formu kazanıp yağış olarak dünyaya inmesini konu alan eğlenceli bir animasyon filmiydi. Gökten yağdırmayı başarırlar mı bilmiyorum ama laboratuvar ortamında yiyecek üretimi artık başarıyla yapılıyor. İneklerden alınan kök hücrelerle kalamar dokusunda kas dokusu üretilerek, laboratuvarda et yapıldı. Üstelik bu etlerin üretimi sayesinde enerji ve su tasarrufu, düşük sera gazı salımı hedefleniyor. Daha az toprak kullanılarak elde edilen bu etler aynı zamanda daha az yağlı olarak üretilebileceğinden çok daha sağlıklı ve besleyici.
Dünya günden güne pahalanan ete bir çözüm arayışı içinde kuşkusuz. Artan nüfus, Avrupa’da pek çok gıda firmasını alarma geçirmiş durumda. Yapılan projeksiyonlar et fiyatlarının önümüzdeki beş yılda, iki katına çıkacağını gösteriyor. Şimdiden lüks tüketim ürünlerinden biri olan eti beş yıl sonra sofralarımızda görebilir miyiz acaba?
HAREKETLİ MİNİK PROTEİN DEPOSU
Dış görünüşü aynen alıştığımız etler gibi olan protein deposu yeni bir et türü kapıda. Belki 10 belki 20 yıl sonra çoğumuzun ete bakışı değişecek. Az masraflı, daha az su tüketerek, çevreye daha az zarar vererek üretilecek yeni etlerin ham maddesi böcek olacak korkarım! Böceklerde ete eşdeğer protein olmasının yanı sıra bin 400 çeşit böcek türü insanlar tarafından tüketilebilir durumdaymış. Ama bunu öyle böcek şeklinde tüketeceğimizi sananlar çok yanılıyor. Çekirge, cırcır böceği, tırtıl, ağustos böceği, yaban arısı gibi pek çok tür öğütülerek burger ve sosis haline getirilerek sofralarımızdaki yerini alacak. Artık böcek ismi yerine ‘hareketli minik protein deposu’ gibi sevimli bir de isimde buluruz, eski imajları da silinir dimağımızdan.
Benim gibi böcek korkusu olan, bu yeni protein kaynaklarını tüketmeyi reddedecek kişiler için müzik etkisi düşünülmüş bile. Bazı müziklerin insan zihni üzerinde lezzet artırıcı etkisi keşfedilmiş ve çoktan denenmeye başlamış bile. Böcekler için de uygun bir melodi bulunduğunda bütün engeller ortadan kalkacak gibi görünüyor.
Günümüzde tüketilen etlerin kalitesi, hayvanların yedikleri yemler, verilen hormonlar ve ilaçlar iyi mi kötü mü diye tartışılırken, yepyeni bir manzara var yakın gelecekte bizi bekleyen. Önümüze gelecek ve o güne kadar alıştığımız dış görünüş özelliklerine sahip etler, böceklerden elde edilmiş olacak ve daha sağlıklı, daha çevreci denilerek tüketimi yaygınlaştırılacak. Daha sağlıklı, daha çevreci olmasına hiç itirazım yok, fakat tek çare bu mu diye düşünmeden edemiyor insan.
Adına sevimli, minik, küçücük fıçıcık içi dolu turşucuk gibi bir çok sempatik sıfatlar ekle ya da ismini istediğin kadar değiştir, böcek yine böcektir. Et yerine böcek yeme fikri bana şu an çok uzak geliyor. Ne dersiniz sizce de böcekten üretilen etler dünyada hızla yayılırken, vejetaryen sayısı da aynı hızlar artmaz mı?
2013 soğuk başladı. Ocak ayı boyunca kar yağışı getiren soğuk hava dalgaları sıklaşıyor.
Doğu Anadolu’da kuvvetli don tehdidi hayatı, ulaşımı ve tarımsal faaliyetin devam ettiği alanları ciddi anlamda olumsuz etkiliyor, önlem almak şart.