Geri adım atmaları, Türkiye'nin gücüne işaret eder, onları aklamaz!
26 Ekim 2021 Salı
10 büyükelçinin küstah çıkışı ve FAFT'ın Türkiye'yi gri listeye almasının, tetiklenmek istenen büyük krizin öncüleri olduğunu anlamamak için çok saf olmak gerekir.
Emperyalist güçlerin emir dinleyen Türkiye peşinde olduğunu, Başkan Erdoğan'ın emperyalistlerin emirlerini dinlemediği için hedef olduğunu anlamamak için de saf olmak gerekir.
Hoş NY Times büyükelçilerin küstahlığının arkasında Biden olduğunu yazarak safları da uyandıracak iğneyi batırıyor ama Erdoğan nefretiyle siyaset yapanların umurunda değil!
Millet İttifakı'nın büyük ortağı bu küstahlığı 'dostça uyarı' şeklinde algılayarak dostlarını ifşa ediyor; küçük ortak da kuruluş yıldönümünde 15 Temmuz Konseyinin adı olan 'Yurtta Sulh Cihanda Sulh' deyimini 'Yurtta Barış Cihanda Barış'a çevirip sahne dekoru yaparak aynı yolun yolcusu olduğunu tekrar ediyor!
Ben milletin oyuyla seçilmiş bu partilere 'zillet ititfakı' deyimini tasvip etmediğim halde bu yaklaşımlarını görünce bu deyimin kullanılmasına hak vermekten kendimi alamıyorum.
Erdoğan nefreti öyle bir noktaya varmış ki milli duruş kaybedilmiş. Muhalefet, Türkiye düşmanlarının söylem ve eylemine sevinir olmuş maalesef.
Tabii ki insaf sahibi muhalifleri tenzih ediyorum. Onur Öymen bey onlardan biri.
CHP eski milletvekili Emekli Büyükelçi Onur Öymen, Aydınlık gazetesine yaptığı değerlendirmede, 'Asıl niyet başka, sanki daha büyük bir krizin tetiklenmesi havası var.' demiş 10 büyükelçinin küstahlığına.
Eleştirisini de yapmış ama asıl tehlikeyi görme ferasetini de göstermiş Onur bey.
Onur bey, "Dediklerini kendi söylemleri gibi değil hükümetlerinin söylemleri gibi değerlendirmek gerekir. Türkiye'yi rahatsız eden bu tavrın sorumlusu ilgili ülkelerin hükümetleridir.(...) Bu 10 ülke kendi ülkelerinde açıklama yapsaydı yaşadığımız kriz çıkmazdı. Sanki krizin çıkması amaçlanmış gibi." diyor.
Geri adım atmaları, Türkiye'nin gücüne işaret eder, onları temize çıkarmaz!
Büyükelçilerin küstahlıklarından hemen sonra kısa adı FAFT olan (Financial Action Task Force on Money Laundering) Kara Paranın Aklanmasının Önlenmesine İlişkin Mali Çalışma Grubu da Türkiye'yi gri listeye aldığını açıkladı.
Kurucuları arasında ABD, Almanya, Fransa ve Kanada'nın da bulunduğunu hatırlatarak belirtelim ki FAFT'ın bu çıkışı büyükelçilerin çıkışını teyiden yapılmış aynı hedefe yönelik siyasi bir tavırdır ve daha büyük bir krizin tetikleyicisi durumundadır.
Gri listeye almak demek Türkiye'nin kara para aklanması ve terörle mücadelede beklenen başarıyı göstermemesi demektir.
Bu karar, inandırıcılık ve objektiflik açısından batı parlamentolarının sözde ermeni soykırımı kararıyla tamı tamına aynı kategoridedir.
Kasıtlıdır, taraflıdır, haksızdır, mesnetsizdir ve çifte standardın daniskasıdır!
'FATF dünyada terörün finansmanını destekleyen ve siyaset olarak bu örgütleri kullanan ülkeleri görmüyor.'(https://www.yenisafak.com/yazarlar/bulent-orakoglu/fatf-turkiyeye-operasyon-mu-cekiyor-arka-planda-azmettirici-devletler-mi-var-2059975)
Kara para aklama denince önce 'Pandora Papers belgelerinde kara para aklamanın adresi olarak gösterilen İngiltere'yi' gri listeye alsalardı, 'tamam objektif bir yaklaşım' derdik.
Terörle mücadelede yetersiz kaldı diyerek PYD/PKK'ye tırlarla silah verip meşrulaştırmak için çalışan, kimi terör örgütlerini finansa eden ve yöneten ABD'yi mesela gri listeye alsalardı yine 'tamam objektif bir yaklaşım' derdik.
Hadi onu geçtik kendi mahkemesi bile terör örgütünü finanse ettiği için insanlık suçu işlediğine hükmeden Fransa hakkında gri liste kararı açıklansaydı 'evet objektif bir yaklaşım' derdik.
Hayır, hiçbirini anmıyorlar ama son 5 yılda ülke içinde terörü bitiren ülke dışında terörle amansız bir mücadele veren Türkiye'yi gri listeye alıyorlar.
Dediğim gibi bu karar sözde Ermeni Soykırım kararı ne amaçla alınmışsa bu da aynı amaca hizmet etmektedir.
İşin üzücü tarafı da Millet İttifakı sözcüleri ülkelerini haksız bir şekilde gri listeye alınmasına sevinircesine açıklamalar yapıyor olmalarıdır.
Evet, 10 büyükelçinin ülkeleri ve FAFT Türkiye'ye operasyon çekiyor ve hedefleri de Erdoğan'ı indirip muhalefeti iktidara taşıyarak istedikleri gibi at oynatmaktır.