Bu hafta vizyona giren Kağıttan Kentler-Paper Towns, ABD’li yazar John Green’in aynı adlı bestseller romanından uyarlama. Yazarın Aynı Yıldızın Altında romanını ve filmini sevdiyseniz bu filmi de kaçırmayın...
ABD’li John Green son dönemlerde çok satan duygusal romanların yazarı. Kitapları art arda filme çevriliyor. Bundan birkaç ay önce Aynı Yıldızın Altında filmini seyretmiştik. Araya fazla zaman koymadan bir diğer kitabı Paper Towns-Kağıttan Kentler sinemalarda. Endüstrinin bu yapısından hoşlandığımı söyleyemeyeceğim. Her şey artık otomatikleşti. Green gibiler makine gibi roman yazıyor insanlar da bunu tüketiyor. Yetmiyor hemen filmi geliyor. Belki biraz da yaşımdan dolayı takip ettiğim bir yazar değil Green. Kitaplarından uyarlanan filmlerini izliyorum. Bu hızlı üretime rağmen film beklediğimden çok daha iyiydi. Gençlik filmlerini severim. Özellikle böyle romantik olan ama kendince bir gerçekliği de yakalamaya çalışan hikaye önemlidir benim için.
İlk önce filmin kısa konusunu anlatalım... Quentin, karşı eve taşınan ailenin kızını gördüğünde ona vurulur. Dokuz yaşın kalp çarpıntısı farklı olur tabii. O yaşta herkes aynıdır. Stres azdır, arkadaşlık kolay kurulur, bütün bu enerjiler birleşince Quentin ile Margo bisikletin üstünde beraber vakit geçirmeye başlar. Yıllar ilerlemektedir, bildikleri düzen, bir gezinti sırasında intihar etmiş bir adamın cesediyle karşılaştıklarında bozulur. Aslında bu olay her ikisinin farklı yapısının ilk kez ortaya çıktığı bir sınavdır.
BASİT AMA DERİN
Quentin olay yerinden hemen ayrılmak ister. Hayatını korumaya, kurulu düzenine dönmeye çalışır. Küçük Margo ise cesede merakla bakar. İlk söylediği söz şudur: “İnsanlar öldüğünde gözleri kapanır sanırdım.” Filmin en etkileyici sahnesi bu. Çünkü filmdeki karakterlerin olaylar ilerledikçe alacakları tavrın temelleri burada atılıyor. Sinemanın en belirgin ve olması gereken anlatım şeklini burada görüyoruz, basit ama derin. Belki de hayatın kendisi gibi.
O gece Quentin yatağına yatıp yaşadıklarını değerlendirirken camının vurulduğunu duyar, Margo çatıya çıkmış ve onu çağırmaktadır. Ölen adamın karısının adresini bulmuştur. Quentin ile oraya gitmek ister, Quentin reddeder. Ve o noktadan sonra ikisinin yolları ayrılır. Yıllar geçtikçe selamlaşmaz olurlar. Lisede Margo göz alıcı güzelliği macera düşkünlüğüyle bir efsanedir. Quentin ise güvenli hayatını sürdürmek, okulunu başarıyla bitirmek ve üniversiteye kapağı atıp evlenmek çocuk sahibi olma hayallerini kurmaktadır. Ama içinde Margo’nun özlemini çeker hep. Olamadığı insanı, bulamadığı cesareti hep onda görür ve onu yıllar içinde gözünde daha da büyütür. Bir de ergenliğin verdiği cinsel gerilim buna eklenince bu artık kara bir sevdadır. Umutsuzdur. Okul bitmek üzereyken yine bir gece camına vurulur. Margo tıpkı yıllar evvelki o gece gibi çatılarında durmaktadır. Bu sefer nereye gittiğini bilmeden Quentin maceraya atılır. Baş döndüren bir gece sonrasında artık her şey iyi olacak derken Margo bir sonraki gün okula gelmez. Yok olmuştur. Günlerce bekler Quentin ama Margo yoktur. Sonunda bir gün eve döndüğünde Margo’nun ailesi ve polis onu beklemektedir. Bir bilgisi olup olmadığını sorarlar. Quentin onu gördüğünü söyler ama yaşadıkları macerayı anlatmaz. Margo’nun annesi “Bu beşinci kaçışı, artık 18 yaşında bırakalım istediği gibi olsun” der. Polis de bir şikayet olmadığı için Margo’yu aramaktan vazgeçer. Ama Quentin, Margo’nun peşinden yeni maceralara atılmak ve kendini tanımak zorundadır.
GERÇEKÇİ BİR SON
Filmin finali aynı başlangıç ve gelişim kısmı gibi duygusal bağlamda gerçekçi bir sonla bitiyor. Hayatın gerçeklerine dair muhteşem bir hikaye ama gelgelelim yine de itirazımız var. Quentin’in tercihleri yazarın ve yönetmenin ideal erkek çocuk tanımını bize gösteriyor. Belki günümüz için çizdikleri çerçeve çok doğru. Ama hayal etmek, aşk için bedel ödemek, acı çekmek olmazsa, hele ki o yaşlarda o zaman neye yarar bu hayat. Bizim gibi romantiklerin itirazı var bu karaktere. Ama genç izleyicilerin kaçırmaması gereken bir yapım.
VİZYONDAKİLER
Son 5 Yıl
AKTRİS Cathy mesleki olarak parlak bir süreçten geçmemektedir. Yazar Jamie’nin şansı ise iyidir. Yazdığı kitap, çok satınca ikilinin aralarındaki denge de bozulmaya başlar. Filmin en önemli özelliği, hikâyenin ters bir zamanlamayla ikisi tarafından ayrı ayrı birbirini takip eden şarkılarla anlatılması.
FİLMİN KÜNYESİ
Filmin orijinal adı: The Last Five Years Yönetmen: Richard Lagravenese Senarist: Jason Robert Brown
Oyuncular: Anna Kendrick, Jeremy Jordan, Natalie Knepp, Tamara Mintz Yapım: 2014, ABD, 94 Dak.
İki Aşk Arasında
EDEBİYAT profesörü Richard Haig, çapkınlığı babası Gordon’dan öğrenmiştir ama o her zaman daha fazlasını aramaktadır. Tam da bu sırada, 25 yaşındaki ABD’li sevgilisi Kate hamile olduğunu söyleyince, baba olma fikri Richard’ı heyecanlandırır.
FİLMİN KÜNYESİ
Filmin orijinal adı: How to Make Love Like an Englishman
Yönetmen: Tom Vaughan Senarist: Matthew Newman
Oyuncular: Pierce Brosnan, Salma Hayek, Jessica Alba, Malcolm McDowell Yapım: 2014, ABD
Kutupta Macera
ATLAS Okyanusu’ndaki Spitsbergen adlı adada bir kar fırtınasına yakalanan üç çocuk, tek başlarına kalır ve aralarından hiçbiri evlerinin nerede olduğunu dahi bilmemektedir. Bir anda kendilerini hayatta kalma mücadelesinin ortasında bulurlar. Bir tarafta masalsı atmosfer, diğer yanda kutuptaki sert yaşam koşullarının zorlukları vardır.
FİLMİN KÜNYESİ
Filmin orijinal adı: Operation Arctic Yönetmen: Grethe
Boe-Waal Senarist: Grethe Boe-Waal Oyuncular: Kaisa Gurine Antonsen, Lars Arentz Hansen, Nicolai Cleve Broch, Per Kjerstad Yapım: 2014, Norveç, 87 Dak.
Beden
BİR savcının son zamanlarda aklını en çok meşgul eden şey kızıdır. Annesinin ölümünün ardından kendini toparlayamayıp anoreksiyaya yakalanan Olga’yı bir rehabilitasyon merkezine yatırmıştır. Mantığa ve bilime bağlı olan savcı birkaç cinayet davasıyla ilgilenirken kızının kaldığı merkezde ölülerle iletişime geçtiğini iddia eden Anna, Olga’nın öteki dünyayla iletişim kurarak üzerindeki yükü atacağına inanmaktadır.
FİLMİN KÜNYESİ
Filmin orijinal adı: Cialo Yönetmen: Malgorzata Szumowska
Senarist: Michal Englert Oyuncular: Janusz Gajos, Maja Ostaszewska, Justyna Suwala Yapım: 2015, Polonya, 90 Dak.
Deccal
BAŞKA bir zaman dilimine girdik. Yüzyıllardır geleceği söylenen deccâl doğacak ve insanoğlu kabus dolu yıllar geçirecek. İstanbul’un göbeğinde küçük bir odada tohumlar atılıyor, bütün kehanetler tek tek gerçekleşiyor. Önce Mezopatamya’ya, sonra da tüm dünyaya kötülük bir virüs gibi yayılacak. Ona vücut verecek bedeni arayan şeytan ilk filmde doğum sancılarıyla bir gruba kabuslar yaşatırken devam filmlerinde aramızda dolaşacak.
FİLMİN KÜNYESİ
Yönetmen ve senarist: Özgür Bakar
Oyuncular: Öznur Serçeler, Bulut Köpük, Aysan Sümercan, Sait Genay Yapım: 2015, Türkiye
Acemi Çapkın
KADINLAR karşısında utangaç olan Clement, mucize eseri hayranı olduğu Alicia adındaki güzel oyuncuyla birlikte olmaya başlar. Tam bu olayın keyfini sürecekken sevgilisinin oyunlarından birinde genç ve güzel Caprice ile tanışınca tehlike çanları çalmaya başlar. Acemi bir çapkın olan Clement ne kadar uzak durmak istese de Caprice’in ona olan ilgisi gitgide artar.
FİLMİN KÜNYESİ
Filmin orijinal adı: Caprice Yönetmen ve senarist: Emmanuel Mouret Oyuncular: Emmanuel Mouret, Virginie Efira, Anais Demoustier, Laurent Stocker
Yapım: 2015, Fransa, 100 Dak.