“Bu gazetede en sıkı muhaliflerimiz, en sevmediklerimiz için bile tetikçilik yapılmaz, habercilik yapılır”demiş Cumhuriyet Gazetesinin İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay.
Gazetenin adı Cumhuriyet olunca aslında okkalı bir laf olan hatta bir medya kuruluşunun sloganı olabilecek bu cümlenin bir şakadan ibaret olduğunu anlıyorsunuz.
Akın Atalay’ın boyunu bilmiyorum ama Guinness rekorlar kitabına girmiş bile olsa boyunu hayli aşacak bir söz. Sebebini anlaması için kendisinin icra kurulu başkanı olduğu, yayın yönetmenin de vatan hainliğiyle suçlandığı gazetesinin son iki günkü başlıklarına bakması yeterli.
Yormayalım Atalay’ı. Biz buradan söyleyelim. Vatan hainliğiyle suçlanan Cumhuriyet’in yayın yönetmeni o manşetlerden ilkini pazartesi günü attı. Beşiktaş Başkanı Fikret Orman’ın “bu stadın yapılmasının gizli mimarı Erdoğan’dır” sözü Cumhuriyet’i çıldırtmış olacak ki “habercilik yapan” Cumhuriyet “yok hükmünde” diyerek Erdoğan’ın yaptığı açılışı kabul etmediğini beyan etti. Sebebi ise Çarşı grubunun olmayışıydı. “Habercilik bunu neresinde, bodoslama düşmanlık yapmışlar Erdoğan’a” demek için acele etmeyin.
“Habercilik yapan” Cumhuriyet’in Salı günkü bağlantılı sürmanşeti ve manşeti daha vahim. Vatan hainliğiyle suçlanan Cumhuriyet’in Genel Yayın Yönetmeni dün gazetesinin sürmanşetine “uygarlık dersi” başlığını uygun görmüş. Hala gezi rüyaları gören gazetenin bu başlığına bakarak “gece ayakta” hareketinin Fransa Başbakanını dize getirdiğini sanıyorsunuz.
“Habercilik yapan” gazetede haberin devamında Fransa Başbakanı Valls’ın nasıl dize getirildiğini şöyle sıralıyor.
1- “Gece ayakta” hareketi 12 gün boyunca Paris meydanını işgal ediyor.
2- Fransız Polisi daha fazla dayanamıyor, gazla copla kalabalığa dalıyor, bazılarını yaralıyor, bir kısmını gözaltına alıyor.
3- Fransa Başbakanı 8 temsilciyi kabul edip görüşüyor.
4- Temsilciler yeni yasadaki çalışma kurallarına esneklik getirecek maddelere karşı olduğunu söylüyor (Havalimanına, nükleer santrale, Kanalparis’e karşı çıkmıyorlar)
5- Fransa Başbakanı esneklik kararından vazgeçmeyeceğini, ekonomiyi düzeltmek için çalışma saatlerini artırmakta kararlı olduğunu söylüyor (bu arada Avrupa’nın en az çalışan halkıdır Fransızlar)
6- Fransa Başbakanı “hükümet sizi dinliyor, kaygılarınızı anlıyor” deyip iş arayan yeni mezunlar, çıraklar ve öğrenciler için devlet desteği sözü veriyor.
Tüm olay bundan ibaret. Buradan Fransa Başbakanı’nı dize getirme sonucu çıkaran, “uygarlık dersi” verildiğini savunan Cumhuriyet gazetesi, “Çapulcular kazandı” başlığıyla “habercilik yapıyor” Akın Atalay’a ve vatan hainliğiyle suçlanan yayın yönetmenine göre.
Peki Taksim’i işgal eden, başkalarının özgürlüğünü kısıtladığı için gazla copla müdahale edilen grupla, dönemin başbakanı “ne talep ettiklerini öğrenmek için” görüşme masasına oturunca bu “uygarlık dersi” olmuyor da aynısını yapan Fransa “uygarlık dersi” vermiş oluyor öyle mi Akın Atalay? Bir “habercilik” dersi de burada verseniz fena olmaz.
BJK’ya hayırlı olsun
Yeni stat yapıldı. Gidenler çok güzel olmuş diyor. Bana kalırsa şehrin göbeğinde stadyum olması doğru değil. Trafik başta olmak üzere birçok sorunu beraberinde getiriyor. Ama iş bittikten sonra yapılacak tek şey hayırlı olsun demek ve emeği geçenlere teşekkür etmek.
“Habercilik yapan”Cumhuriyet ve Fox’un junior çapulcusu Fatih Portakal’a göre durum başka. “Uygarlık dersi” veren Fransız polisinin yaptığını yapıyor, taşkınlık çıkarıp millete huzur vermeyen holiganlara anladıkları dilden cevap veriyor Türk polisi de. Buna bozulmuş Cumhuriyet ve Portakal.
Oysa Akın Atalay ve Fatih Portakal’ın eşi çocuğu, kendilerine Beşiktaş taraftarı diyen holiganların devirmek için uğraştıkları halk otobüsünün içinde olsaydı, bu iki isim polis neden gaz sıktı mı derdi, yoksa polis neden bu holiganları engellemiyor mu?
Hilal Kaplan’a tavsiye
Fiziki olarak dalağı olmayan birine “dalağın yok dediğin” için hakim karşısına çıkacaksın. Mahkeme heyeti belki sana ceza verecek doğru bir şey söylediğin için. Dalağı olmayan kişiye sakın bir de beyinsiz filan deme. Aynı mantıkla bir ceza daha alabilirsin benden uyarması.