Adalet olmadıkça, yönetimin faydası olmaz.
Demiş, HZ. Ömer...
Başlığa baktınız yazının girişine baktınız ve diyorsunuz ki ne diyor bu adam. Herkesin dilinde bir Galatasaray var saatlerce konuşuyorlar Galatasaray şöyle Galatasaray böyle. Galatasaray'ı yorumlamak için tanımanız ve yaşamanız lazım. Hayatınız boyunca içinde olmadığınız sadece gazete, internet ve tv haberlerinden takip ederek bir camia hakkında ahkam kesemezsiniz.
Bizim ülkemizde maalesef herkes otorite olma hevesiyle herkesi yargısız bir şekilde suçlu ilan etmeye bayılıyor. Medya hiçbir zaman hakim yada avukat olamaz. Medya her zaman savcıdır kamu adına hesap sorar ve gereğinin yapılması talebinde bulunur. Gazeteci kamu için vardır. Kişilerin mutluluğu için yoktur. Birileri mutlu olacak diye başka tarafın hakkını yerseniz bunun hesabını belki güçlü dostlarınız nedeniyle bu Dünya'da vermezsiniz ama ahirette o dostlarınız ne sizi ne kendilerini kurtaramazlar.
Peki Galatasaray camiası ne istiyor;
Kendi için çıkar mı talep ediyor?
Galatasaray camiası adaleti esas almış bir camiadır. Başkasının hakkını yiyerek gelen başarıyı hiçbir zaman bünyesi kabul etmemiştir. Bunu yaşayarak konuşuyorum. Yani stüdyolarda büyük koltuklarda oturup kulaktan dolma bilgilerle esip gürlemiyorum. Buyrun, Mersin İdman Yurdu maçı teknik direktör Fatih Terim topu yere vurduğu gerekçesi ile ihraç edildi. Sonrasın da yaşananları biliyorsun, sadece maç sonundaki açıklamasını hatırlayın, "Herkese adil olun. Ben şuanda hatalıyım ve gereken ceza neyse verin" Kendisi dahil hiçbir Galatasaraylı TFF'ye gidip ceza vermeyin düşük verin demedi. TFF'ye Başkan Ünal Aysal ve ekibi ziyarette bulundu ve dediki, "Bize ayrıcalık tanımayın cezamız neyse verin ama herkese aynı adaletli tavrı gösterin"
Doğruyu bizim işimize geldiği gibi yorumlayın mı diyor?
Galatasaray'da doğru birdir. Suç varsa ceza vardır. Cemal Nalga olayı yaşadı bu ülke bir hile vardı ortada hemen Galatasaray'ın en etkin kurulu olan Divan Kurulu toplantı ve dönemin Başkanı Adnan Polat'a, "Takımı düşür ve sorumluları hakkında gereğini yap" mesajı net bir şekilde verildi. Kimse Basketbol Federasyonuna gidip, "Yok efendim öyle değildi böyle değildi. Bak biz sana koltuğun için yardım ederiz bunu görme" demedi. Kimse doğruyu bize göre yorumlayın isteğinde bulunmadı camia kendi göbeğini kendi kesti. Suç var ceza da olacak dendi.
Peki ben bu yazıyı neden yazdım bende mi tetikçiyim ben de mi talimatla yazı yazıyorum. Hayır ben sadece Galatasaray'ı yaşayarak haber yapıyorum. Deri koltuk gazeteciliği yapmıyorum. Ben Türkiye'nin yüz akı olmuş tarihi başarılarla Türkiye'yi sokağa dökmüş bir camiayı tanımadan ahkam kesenlere klavuzluk yapıyorum. Şimdi Galatasaray üzerinden komplo teorileri üretip avazı çıktığı kadar bağırıp tanımadıkları bu camiayı suçlayanlar 15 senedir bu camianın içinde olan bu adamın yazdıklarını bir okuyun sonra o önemli kaynaklarınızdan gelen bilgilerinizi ona göre değerlendirin.
Galatasaray'ın adalet isteğine kulak tıkayanlar, belki Hz. Ömer'i dinlersiniz çünkü siz çıkıp, "Hz. Ömer mezarından çıksa ancak bu kadar adalet sağlayabilirdi" dediniz. Yolundan gittiğinizi söylediğiniz Hz. Ömer bakın ne diyor,
"Adalet olmadıkça, yönetimin faydası olmaz."