Galatasaray, dün akam Sivas’ta kalecisinden santrforuna kadar bir takımın nasıl futbolu unutabileceğini gösterdi. Devre arasında transfer edilen Hajroviç, niye var, niye oynar, anlamak mümkün değil. Dün akşam önceki birçok maçta olduğu gibi ouna hiçbir katkısı yoktu.
Melo’nun oynamadığı maçları Galatasaray kazanamıyor. Bunun en büyük nedeni de, Melo’nun orta sahada 4 kişilik oynaması. Dün gece Sneijder de olmayınca, orta saha Selçuk’a kaldı. Ancak Selçuk, formundan o kadar uzak ki; varlığı ile yokluğu pek belli olmadı.
Yeni transferlerden Koray ile Veysel, ellerinden geleni yaptılar. Ancak Sivasspor’un savunmanın arkasına atarak bulduğu 2 golde de savunmanın genel bir şaşkınlığı vardı.
Sivas’ın attığı ilk golde, Muslera’nın topu elinden kaçırması, akıl alır gibi değil. Muslera gibi bir kaleci, böyle bir hatayı yapmaz, yapmamalı.
Galatasaray Başkanı’nın, sözleşmesini 3 yıl daha uzattığı Burak herhalde yeni sözleşmenin mutluluğundan olsa gerek, sahada hemen hiç görünmedi! Gol pozisyonuna yakın bir ortamdaysa topa bile vuramadı. Umut Bulut da kulübede otura otura futbolu unutmuş. O da kayıpları oynadı bütün bir maç boyunca.
Yekta’nın bireysel çabalarıyla attığı gol ve Ontivero’nun şutu dışında Galatasaray seyircisini gol diye ayağa kaldıracak bir tek pozisyon bile yok. Sarı-Kırmızılılar, bu yıl yaşadıkları deplasman bunalımından kurtulamayacaklar anlaşılan.
Bu arada; Galatasaray Yönetimi’nin oyuncularıyla yeterince ilgilenmediğini daha önce söylemiştik... Ali Dürüst ve Abdurrahim’in gitmesinden sonra futbolcular resmen sahipsiz kaldı. Yalnız futbolcular mı? Galatasaray kız basketbol takımı, Rusya’da şampiyonluk maçı oynuyor. Galatasaray, Lutfi Arıboğan ve Necati Demirkol’u gönderiyor. Öte yandan Fenerbahçe aynı kupada Sarı-Kırmızılılar’ın karşısına şampiyonluk için çıkacak. Sarı-lacivertli kulüp ise özel uçak kaldırıyor. Tüm yönetim ve sporcu aileleri Rusya’ya gidiyor. Başkanları zaten 1 haftadır Rusya’da.
Sporcularına ne kadar önem verir, onlarla ne kadar ilgilenirsen, onlardan o kadar verim alırsın.