Ligde dokuz hafta geride kaldı, geçen hafta hakem kararları ne yazık ki yine futbolun önüne geçti. MHK’nin yaptığı sıkıntılı hakem atamaları ve bununla doğru orantılı olarak hakemlerin durumdan vazife çıkartan yönetimleri futbolumuza zarar vermeye devam ediyor. MHK, hakemliğinin sonuna yaklaşmış ve profesyonelliği yanlış algılayan, güçlünün yanında olup zayıfları ezmeyi adet haline getiren bir hakem grubuna ısrarla maç vermeye devam ediyor. Dolayısı ile kendileri de güçlülerin yanında gözüküp koltuklarını korumayı sürdürüyor.
Pazar günü Fenerbahçe-Karabükspor maçında seyrettiğim Fırat Aydınus’un verdiği penaltı kararı ve Karabüklü futbolculara gösterdiği üç sarı karttan sonra hakem toplumunun eski bir ferdi olarak gerçekten utandım. Zaten 2012 Kasım ayında Caner Erkin’e kırmızı kart gösterdiği EskişehirFenerbahçe maçı sonrasında Fırat Aydınus’un hiçbir Fener maçında sağlıklı bir yönetim gösterdiğini hatırlamıyorum. Asıl üzücü olan ise Fırat Aydınus’un verdiği komik penaltı kararı sonrasında bazı spor programlarında hakemin kararlarını temize çıkartmak için koca koca adamların U dönüşleri yapmış olmalarıydı. Aydınus’un maçın sonucunu etkileyen kötü yönetimine rağmen, gözlemcisi Hamza Işın’dan 8.3 gibi iyi bir not alması ise ayrı bir rezalet. Sistem öylesine tuhaf işliyor ki, hakemi maça gönderen MHK aynı maçın hakem gözlemcisini de kendisi tayin ediyor!
Hakem ne kadar kötü olursa olsun, eğer ki MHK’nin o hakeme ihtiyacı varsa gözlemcinin o hakeme kötü bir not verebilme şansı yok! Çünkü hakeme kötü bir not verecek gözlemci afaroza uğruyor, maç alamıyor ve klasman düşme tehlikesi yaşıyor. Sonuç olarak MHK’nin “kendin pişir, kendin ye sistemi” yıllardır bu şekilde işleyip gidiyor!
Şimdi biraz vicdanı olan herkese soruyorum. Fenerbahçe-Karabükspor maçında hakem Fırat Aydınus aynı pozisyonda o penaltıyı Fenerbahçe aleyhine verse ve sonra Fener’den bir oyuncuyu atsa, on kişi kalan Sarı-Lacivertliler maçı 5-0 kaybetseydi bugün neleri konuşuyor olacaktık? En önemlisi de o Fırat Aydınus bir daha bu ülkede hakemlik yapabilecek miydi?
Bir diğer ilginç konu ise geçmişte hakem odası koridorlarında hakemlere hakaret etmekten ceza alan, “Gerekirse yine hakem odası basarım” diyen, aleyhine yapılan hakem hataları sonrasında, Fırat Aydınus ve Bülent Yıldırım için “Böyle kaşarlanmış hakemlerle bu iş yürümez” diyebilen bir başkanı olan Fenerbahçe’nin bu maç sonrası yapmış olduğu basın açıklamasının içeriğiydi. Fenerbahçe’nin bu açıklamasında Fırat Aydınus’un kararlarına sahip çıkılmasının ise “Bana dokunmayan yılan bin yaşasın” zihniyetinden başka bir şey ifade etmeyeceğini de herkesin anladığını sanıyorum. Ancak o “yılan”ın bir gün gelip sizi de sokabileceğini kimsenin unutmaması gerekir!