Cumhurbaşkanı Erdoğan Van’da dedi ki; “Biz önce Fırat Kalkanı ile bir adım attık. Sonra Afrin ile ilgili bir adım attık. Ne dedik, durmak yok. Mazlumların ahını dindirene kadar devam. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarında kontrol altına aldığımız 4 bin kilometrekarelik alanı birileri küçümseyebilir. Hal bu ki biz, bu vesileyle arka plandaki büyük oyuna can alıcı iki darbe vurduk”.
“İki can alıcı darbe” indirilen büyük oyun neydi, bu iki darbe hangi sonuçları doğurdu, bakalım.
BİR: 2010 sonrası iyice aşikar oldu ki “Batı” Skyes Picot’nun güncellenmiş versiyonunu yüzyıl sonra Türkiye’yi de etkileyecek şekilde uygulamak istedi. 40 yıldır beslediği PKK, FETÖ başta olmak üzere terör örgütlerinin ve insan hakları savunucusu görünen kişi ve yapıların eş zamanlı olarak harekete geçirilmesinin bir anlamı var. Türkiye bu oyuna bilhassa 2012’den beri uyanık ve dirençli. 15 Temmuz her şeyin kristalleştiği, tarihin döndüğü tarih.
İKİ: FETÖ’nün TSK’daki muvazzaf general ve orgenerallerin yarısını el geçirdiği ve ülkeyi işgale kalkıştığı 15 Temmuz’dan sadece 40 gün sonra gerçekleştirildi Fırat Kalkanı Harekatı. Üç bine yakın DEAŞ’lı etkisiz hale getirildi, El Bab bölgesi terörden temizlenerek bölge halkı ve Türkiye için güvenli hale getirildi.
ÜÇ: Koalisyon güçlerinin yıllardır oyalandığı DEAŞ ile mücadele tiyatrosu da DEAŞ da Fırat Kalkanı ile yalan oldu. Terör örgütü, Fırat Kalkanından altı ay sonra diğer taşeron PKK eliyle tasfiye/tahliye edildi.
DÖRT: Zeytin Dalı’nın hem temizlik, hem ıslah etkisi büyük oldu. Meşru harekat Türkiye’nin hedefleri, hassasiyetleri ve vaatleri bakımından hasımları için de hısımları için de ders niteliğindeydi. 4 binden fazla PKK-YPG ve DEAŞ’lı terörist, insanlık için tehlike olmaktan çıkarıldı.
BEŞ: YPG-SDG kamuflajlı PKK, ABD’nin taşeronu olarak Türkiye’ye karşı ağır silahlarla donatılmış, NATO askeri-mühendislik teknikleriyle tahkim edilmiş idi. PKK’yı meşru alana taşımak için diplomatik-medyatik bir zemin oluşturulmakta idi. Türkiye, Zeytin Dalı ile bu dekoru ve imajı darmadağın etti. Eteğini giyen PKK cesetlerini toplayamadan Afrin’den kaçtı. ABD yenildi, Türkiye haklı mücadelesini onurlu bir zaferle taçlandırdı.
ALTI: BM’deki Kudüs hezimetini bir de Afrin’de tadan Başkan Trump ABD’nin Suriye’den çekileceğini ilan etti. Ve PKK için ayrılan bütçenin askıya alındığını.
YEDİ: Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı sayesinde Suriye’nin kuzeyinde yeni bir güç dengesi oluştu. Astana süreci güçlendi, Suriye siyasi çözüme bir tık daha yaklaştı.
SEKİZ: Rus uçağının düşürülmesiyle kopan Türk-Rus ilişkileri 15 Temmuz’un hemen ardından 9 Ağustos’ta gerçekleşen Erdoğan-Putin buluşmasıyla yeni bir döneme girmişti. Devamında Rusya, iki harekatta da Türkiye’nin yanında yer aldı, hava sahasını Türk uçaklarına açtı, İran’ın operasyonlardan huysuzlandığı noktada tarafsız kalarak Türkiye’yi destekledi.
DOKUZ: PKK-FETÖ-ABD’nin kara propagandası tutmadı. Türkiye Suriye’ye işgal-fetih için giriyor, sivilleri vuruyor, kimyasal silah kullandı gibi manipülasyon çabaları sahibini vurdu. Dünya buna tanık oldu. Afrin ve El Bab halkları hasret kaldıkları insanca muameleyi Türkiye’den gördü.
ON: PKK çöküş sürecine girdi. Kürt sorunun demokratik yollarla çözüldüğü, HDP’nin kendisine tanınan “halkı temsil hakkı”nı PKK’yla değiş tokuş ettiği ve PKK’nın Kürtlerin canını Amerikan çıkarlarının hizmetine koştuğu sarih biçimde görüldü. PKK’ya katılım çok azaldı, PKK saflarından kaçanlar, itirafçı olanlar çoğaldı.
ONBİR: Bölge insanını terör örgütleri ve emperyalistler için insan kaynağı haline getiren o meşum döngü ilk kez kırıldı. Kürtlerin, Arapların, Türkmenlerin PKK terör örgütüne yönelik tepkisi ve nefreti dile geldi. Bölge halklarının güçlü ve adil bir devletin bu kirli ve kanlı çarkı bozmasını beklediği anlaşıldı. Bir kez daha görüldü ki Türkiye, bu bölgede sadece kendinden ibaret değildir.