Her ülke boyuna bosuna bakmadan yatırım ve yatırımcı çekmeye çalışıyor. Bazısı dışarıdan doğrudan yatırım çekmek, bazısı da Moskova gibi ‘Uluslararası Finans Merkezi’ olma çabasında.
Moskova’nın çabaları izlemeye değer: Aslında Medvedev devlet başkanıyken daha fazla uğraştılar, Putin gelince biraz tavsadı. Hatta -Londra gibi olmayalım da, bölgesel bir merkez olalım- diyen de var. Bu durumda Orta Asya ve Doğu Avrupa’nın finansal merkezi olmayı hedefliyorlar.
Rusya finansal merkez olayını bu aralar, yeni Moskova kurarak genişletiyor. Geçenlerde yarışma açtılar ve mimarlık şirketleri bir üniversite, bilimsel araştırma-geliştirme merkezi ve finans merkezi çevresine altyapı, metro, yol kurarak proje yarıştırdılar. Moskova’nın merkezinde de birkaç gökdelen yine finansal şirketlere evsahipliği yapmayı bekliyor.
Ancak bina yapmak yeterli değil. Gökdelenler olsa da mesela Moskova trafiği herkesi çileden çıkartıyor. Trafik polislerinin disiplinsizliği, rüşvet merakı başka unsur. Moskova kenti polisleri yollardan çekmek için kamera kullanmaya başladı. Her araçta ayrıca takılı kameralar ise kimin ne maksatlı trafik kazası yaptığını göstermek için. Her ne kadar bu araç kameraları gökyüzünden meteor ya da başka cisimlerin, belki uçan dairelerin inişini belgelemek için yararlı olsa da, Moskova’da hem bir güvensizlik hem de kural sorunu var.
Ayrıca Moskova’da yatırım yapıp işletme açan şirketin elektrik bağlatması bir mesele. Bu iş aylar alıyordu, şimdi Moskova kent yönetimi bunun 15 günde bittiğini kanıtlamaya çalışıyor, çünkü Dünya Bankası bu gibi göstergelere bakarak ülkelerin iş yapma ortamına not veriyor.
Dünya Bankası’nın -Kolay iş yatırım yapılan ülkeler- listesi var. Bürokrasiden kırtasiyeye, güvenliğe, vergiden elektrik bağlama süresine hatta voltaj kalitesine kadar herşey ölçülüyor. Bu listede 185 ülke var, Rusya 112. sırada. Türkiye de listede var, ona da geleceğiz. Putin Rusya’nın bu listedeki yerinin 5 yıl sonra ilk 20 olması- hedefini koydu. Ancak zor.
Moskova, bir yandan da borsasına yabancı şirket katmaya çalışıyor. Gerçi Moskova Borsası’nın şeffaflık ve uluslararası kurallara uygunluğu tartışmalıyken, Moskova, Ukrayna ya da Varşova’dan şirket kote etmeye çalışıyor. Doğu Avrupa ise AB’ye daha yakın olmanın avantajında ve Varşova Borsası Moskova’dan önde.
Dünya Bankası’nın listesi demiştik. 185 ülkelik listede Türkiye 71. sırada... Türkiye bu listede yıllar içinde önemli yükselişler yaptı. Ancak 40’lı sıralar, sonra da ilk 30 Türkiye için uygun. 30-31. sırada halen Avusturya Hollanda ve Ermenistan var.
Bu liste dışında bir de Dünya Finans Merkezleri listesi var. Onu Londra merkezli özel bir kuruluş, Z/Yen yapıyor ve 79 ülkelik listede Moskova 66., İstanbul 57. sırada.
Bu liste kentlerin finansal merkez olma güçlerini ölçme çabasında. İstanbul -Gelecekte daha önem kazanacak 10 merkezden biri. Burada Moskova, Pekin, Seul, Hong Kong ve Singapur da var.
Bu listeyi Japonya çok önemsiyor. Hatta Tokyo’nun 6. olmasını -2020 Olimpiyatı için Tokyo’nun şansını artıran bir unsur- saydılar. 2020 için Madrid de aday olduğundan, Japonlar Madrid’in de bu listede 51. olduğunu vurgulamaktalar.
Ve bir örnek de, kapı komşumuzdan. Bulgaristan, -Yatırımcı Dostu bir ülke- olduğunu vurgulamak için bir süredir dünyada ilan vermekte. Bulgaristan merkez olmak değil, doğrudan yatırım çekmek çabasında. Öncelikle -AB üyesi olmakla ve Euro’da olmamakla- övünüyorlar. Euro’da olmamak avantaj oldu. Sonra verginin düşük, internet hızının yüksek, elektrik maliyetinin AB’den yüzde 30 ucuz olduğunu vurguluyorlar.
Bulgaristan 25-34 yaş arası çalışanların en az yarısının bir yabancı dil bildiğini söylüyor.
Daha önce de vurguladık, yabancı dil bilme oranı bu işlerde çok önemli. Yabancı yatırım ve yabancı sermaye girişlerinde en kilit olay, işgücünün yabancı dil bilmesi. Evsahibi ülkelerde yabancı dil bilmek ayrıcalık değil, kural olmak zorunda... Öte yanda tabii ki reklam başka, arazideki gerçek durum başkadır... Ancak hep hatırlamak gerekiyor, yabancı yatırım, yatırımcı, şirket ve para çekmek için bütün dünyada yarış var. Herkes birbirine rakip ve ülkelerin kendini öne çıkarmak için sürekli çalışması gerekiyor. Komşu Bulgaristan, -Dünyada en hızlı internet sıralamasında sekizinci olduğunu- söylüyor, mesela.