Futbol seyircisi olarak gece maçlarına fena alışmışız. Almanya-Arjantin finalinin ilk yarısı aydınlıkta oynanınca, gölgeler yayına girince seyir zevkimiz kaçtı biraz.
Son yılların en fazla gol atılan, en sürpriz sonuçlarının alındığı ve dolayısıyla seyir zevkinin en fazla olduğu turnuvalardan birini izledik.
Final maçı, özellikle de Almanya’nın golünden sonra kalan 7 dakikalık süre televizyonculuk kurallarının dışına çıktı ama muhteşem bir yayın oldu.
***
Televizyonculuk kuralı dediğim maç oynanırken topu kaybetmemek gerekir. Reji son 7 dakikada kaybeden, kazanan, kulübe, öyle güzel görüntüler seçti ki sahada oynanan mücadeleden kopmak kimseyi rahatsız etmedi.
Futbol, taraftar varsa güzel, final maçının seyircisiz oynandığı düşünün, ne seyir zevki kalırdı ne de heyecan.
Yüzde detay aramaya iyi bir örnek daha, Messi turnuvada altın top ödülünü aldı ama finali kaybeden takımın kaptanı olarak sevinmeyen mimiğini tüm detaylarıyla gördük ekranda.
Gol olur olmaz, Almanya Başbakanı ve Cumhurbaşkanı’nın sevincini de iyi yakaladı ve hemen ekrana verdi reji, iyi çalışmışlar....
***
Sahaya atlayan taraftarın görüntülerinin özendirici olmaması için ekrana verilmediğini anlatmak, Arjantin’den Brezilya’ya geçen taraftar sayısı, dev ekranların kurulduğu sahile dair bilgiler, TRT yayınının dolu taraflarıydı.
Basın tribününde yaşanan internet problemini bilmek işime yaramaz ama hakemin hatalı kararlarına dair fikir söylenmesi iyi oluyormuş, biliyorsunuz Türkiye’de yapılmıyor artık bu.
Veda kısmındaki kusurumuz olduysa affola tarzı cümlelere gerek var mıydı bilmem ama çok yoğun bir sürecin sonundaki duygusal rahatlama diye kabul edelim o cümleyi. Sonuçta artık önümüzdeki maçlara ve kendi ligimize bakacağız