Tamam, konuşmayalım yazmayalım... Hiçbir şey olmamış gibi davranalım. Fitne çıkmasın diye, gözümüze baka baka bizle alay edilmesine kör olalım! Fitne çıkmasın diye, bizleri aptal yerine koyup çalınan minareye kılıf bile hazırlanmamasına ses çıkarmayalım!
İyi hoş da, bizler susunca, yazmayınca yanlışlar doğruya mı kalbediliyor; tabiî ki de hayır!
Mâlûm tahliyeler sonrası vicdanen oldukça yıpranan kamuoyu esaslı bir açıklama beklerken diller lâl oldu. Sanıldı ki susarak mevzu kapatılacak. Kapanmadığı gibi tekerrür de etti! "Neler oluyor, bir yerlerde yine melanet tezgâhları kuruluyor" demeye kalmadan yine 'Susun, fitne çıkmasın'cılar zuhur etti!
Kör bir tartışmaya girmek yerine müşahhas bir misâl üzerinden meseleyi konuşalım. Sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim: Fethullahçı Terör Örgütü bugünlere, 'Susun, fitne çıkmasın'cılar sayesinde geldi.
20 yıl öncesini hatırlıyorum. Terör örgütü lideri Fethullah Gülen'in gerçek kimliğini tespit eden feraset ehli halkı yaklaşmakta olan tehlikeye karşı ikâz etmeye çalışıyordu. Yaşım itibariyle 20 yıl diyorum, yoksa 30 yıl evvelinden FETÖ tehlikesi dile getirilmiş...
Peki bu feraset ehlinin sesini kesenler kimdi? Doğru tahmin ettiniz, 'Susun, fitne çıkmasın'cılardı! FETÖcüler'in hiçbir şey yapmalarına gerek yoktu, 'Susun, fitne çıkmasın'cılar onlar adına cemiyette susturucu işlevi görüyorlardı. FETÖ tehlikesini 30 yıl önceden görüp halkı ikâz etmeye çalışan feraset ehlini mezkûr güruh ademe mahkûm edip marjinalleştiriyor, yalnızlaştırıyorlardı.
Bakmayın şimdilerde "Biz FETÖ'ye baştan beri karşıydık" demelerine. Düne kadar FETÖ'ye karşı gıkları çıkmadı, çıkamadı. Tenhalarda konuştukları mevzumuz dışı; hanımın evde düzenlediği altın gününde neler konuştuklarından haberim olmuyor da bunların tenhalardaki mıy mıylarından mı haberim olacak!..
Zamanında bu 'Susun, fitne çıkmasın'cılar dinlenmeyip FETÖ’ye karşı gür bir ses çıkabilseydi bugün FETÖ fitnesiyle uğraşmıyor olacaktık. Bu kadar insanımızı da, Batı’nın işgal unsuru olan FETÖ’ye kaptırmış olmayacaktık.
Bizim adımıza yapılan yanlışlara en güçlü karşı çıkışı biz yapmalıyız. En gür sesimizle “Hayır, yapmayın” demeliyiz. 'Susun, fitne çıkmasın'cıların, “Konuşursanız liderimiz, partimiz zarar görür” diyenlere karşı lideri, partiyi yanlışa karşı çıkan gür sesimizle korumaya alalım! Muhafaza böyle olur. Yoksa yanlışlara sessiz kalarak, kör düşmanlık edenlerin seslerinin çok çıkmasına sebep oluruz. Şu anda olduğu gibi…
Fazla uzatmayayım fitne olmasın!..