FETÖ’nün siyasi ayaklarını bir tek partinin içinde aramak doğru olmaz.
FETÖ’nün özellikle kripto unsurlarının etkili ve yetkili her yerde konumlandırıldıkları artık bilinen bir gerçeklik.
Görünen o ki FETÖ ile mücadele daha uzun bir zamanımızı alacak.
FETÖ’nün ordu içinde açığa çıkan unsurlarının kripto unsurların yarısı kadar bile olmadığı biliniyor. Bürokrasideki unsurlarının ne kadarının hâlâ yerlerini muhafaza ettiklerini varın siz düşünün. Siyaset kurumu için de geçerli bu dediğim.
Hiçbir parti bu konuda temiz değil. Ama nedense Kılıçdaroğlu adres olarak sadece AK Parti’yi ısrarla gösteriyor.
AK Parti kendi içindeki bilinen FETÖ’cüleri temizledi. Ama bence asıl FETÖ ile mücadeledeki başarı, kripto unsurların tespit edilebilmesini sağlayacak bir ölçümleme sistemine sahip olmakla mümkün olabilir.
O yüzden Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanı Cihat Yaycı Paşa’nın ordu için geliştirdiği FETÖMETRE’nin siyaset kurumu ve bürokrasi için de güncellenerek geçerli kılınması elzemdir.
Kendi adıma şuna inanıyorum: FETÖ hiçbir zaman AK Parti’yi kendi başına bırakmak istemez. Mutlaka kripto unsurlarını devreye sokar.
Bunu iki şekilde yapar: Ya halihazırda içerde olan elemanlarını kopartarak yapar. Yani böl-parçala siyasetiyle zayıflatma yoluna gider. Ya da yerelden merkeze doğru uzanan silsilede deşifre olmamış unsurları AK Parti saflarına sürer. O unsurların süreç içinde yükselmelerini bekler. Tıpkı orduda yaptıkları gibi. Vakti geldiğinde de siyasi darbeyi indirmek için.
Geçmişte FETÖ’cülere şu veya bu şekilde hamilik yapmış, onları sistemin kritik noktalarına taşımış kişiler konusunda ziyadesiyle hassas olunması gerekir.
Bu iş öyle 15 Temmuz sonrası “tövbe” üzerinden hafife alınacak bir konu değildir. 15 Temmuz’dan sonraki “tövbeciler”in samimiyeti üzerinden siyaset inşa etmek bence yıkım getirir.
Bu tür tövbecilerin AK Parti siyasetinde bırakınız belirleyici konumda olmaları, varlıkları bile “FETÖ’nün siyasi ayakları” bahsinde oluşturulan güçlü algı nedeniyle AK Parti’ye zarar verir.
AK Parti kesinlikle “FETÖ’nün siyasi ayağı” değildir.
AK Parti içindeki FETÖ’nün siyasi ayakları Reis karşıtlığı üzerinden yollarını ayırdılar. Kripto unsurlar da yeni güç dengesine bakarak kendilerini açığa vuracakları günü bekliyorlar.
Nedense Kılıçdaroğlu’nun gözünde bu unsurlar pek bir makbul.
Paradoksa bakınız ki FETÖ’yü kararlı bir biçimde tasfiye etmeye yönelen lider Recep Tayyip Erdoğan olmasına rağmen Kılıçdaroğlu Erdoğan’ı siyasi ayak bahsinde hedef tahtasına oturtuyor.
FETÖ’nün baş düşmanı olan Erdoğan Kılıçdaroğlu’nun da baş düşmanıdır.
AK Parti içinde kuruluş aşamasından yakın tarihe kadar siyaset yapan kimi unsurların da Erdoğan karşıtlığı üzerinden kendilerini konumlandırmaları veya başka bir deyişle siyasetlerini Erdoğan’ın tasfiyesi üzerine oturtmaları sizce de manidar değil midir?
Kimin FETÖ’nün siyasi ayakları olduğu bir bir ortaya çıkıyor.
***
Kılıçdaroğlu CHP’si bir ABD projesidir. Kılıçdaroğlu’nu CHP’nin başına taşıyan sürecin hazırlayıcıları da Pensilvanya’daki İblis’in haşhaşileridir.
FETÖ’nün siyasi ayağı bahsinde ilk bakılacak yer Kılıçdaroğlu CHP’sidir.
Kılıçdaroğlu FETÖ tapeleri üzerinden siyaset yapan biridir.
Kılıçdaroğlu 15 Temmuz darbesi için “Kontrollü darbe” diyerek ve en fenası 15 Temmuz sonrasında devletin FETÖ’nün kökünden tasfiyesi için düğmeye basmasını “Siyasi darbe” ve “diktatörlüğün inşası” biçiminde sunarak gerçekte FETÖ’nün siyasi ağzı olduğunu ortaya koymuştur.
15 Temmuz’un yıldönümünde FETÖ ile hesaplaşma yerine Erdoğan’la hesaplaşma yolunu seçen Kılıçdaroğlu CHP’sinin bir FETÖ imalatı olduğunu söylemek malumun ilamı olur.
Bir yanda FETÖ’nün ölümüne düşman olduğu bir Erdoğan var. Öbür yanda FETÖ’nün ağzıyla ve FETÖ’nün siyasi amacına uygun olarak Erdoğan düşmanlığı yaparak FETÖ’cülerin sevgisine ve desteğine mazhar olan Kılıçdaroğlu var.
Sorarım ben size: Kim kimin siyasi ayağı veya ağzıdır?